Allâh Rasûlü’nün Takvâsı

Nurun Ala Nur

Düzenleyici
Moderator
Allâh Rasûlü’nün Takvâsı

Cenâb-ı Hak buyuruyor:
“Ey îmân edenler! Allâh’tan, nasıl korkmak gerekiyorsa öyle korkup gerektiği gibi sakının ve ancak müslümanlar olarak can verin!” (Âl-i İmrân, 102)

Rasûlullah (sav) buyurdular:
“Allâh’ım! Nefsime takvâsını ver ve onu tezkiye et! Sen onu en iyi tezkiye edensin. Sen onun velîsi ve Mevlâ’sısın.” (Müslim, Zikir, 73)

Takvâsı sebebiyle fakirler gibi yaşardı. Âişe (ranhâ), Hz. Peygamber (sav)’in, ömrü boyunca iki gün üst üste arpa ekmeği ile, bir başka rivâyette de üç gün üst üste buğday ekmeğiyle karnını doyurmadan âhirete intikâl ettiğini bildirmektedir. (Buhârî, Eymân, 22; Müslim, Zühd, 20-22; İbn-i Mâce, Et’ıme, 48)
Ümmetini takvâ hayâtına teşvik ederek şöyle buyururdu:
“İnsanlardan bana en yakın olanlar, kim ve nerede olursa olsun Allâh’a karşı takvâ sahibi olan müttakîlerdir."(Ahmed, V, 235; Heysemî, IX, 22)
“Şüphesiz benim dostlarım müttakîlerdir.” (Ebû Dâvûd, Fiten, 1/4242)
Her nerede olursan ol Allâh’tan ittikâet ve kötülüğün arkasından hemen bir iyilik yap, bu onu yok eder. İnsanlara iyi ahlâkla muâmele et!” (Tirmizî, Birr, 55/1987)
Hakîkî takvâyı elde edebilmenin yolunu ise şöyle gösterirlerdi:
“Kul, mahzurlu şeylere düşme endişesiyle sakıncası olmayan bazı şeyleri de terk etmedikçe gerçek muttakîlerin derecesine ulaşamaz.” (Tirmizî, Kıyâme, 19/2451; İbn-i Mâce, Zühd, 24)
 
Üst