Ashâb-ı Muhammed

ömr-ü diyar

اَلْمَرْءُ مَعَ مَنْ أَحَبَّ
Yönetici
Ne zaman saadet asrını düşünsek,
Arkadaşlarından,
O güzîde ashabından biri ağlar gönlümüzde.
Önce sen ağlarsın.
Abdullah bin Mesud’a
“Bana Ku’ran oku” demiştin.
“Ya Rasulallah! Kur’an sana indirilmişken
Sana mı Kur’an okuyayım” demişti.
“O’nu başkasından dinlemeyi de severim” buyurmuştun
İbn-i Mesud, Nisa suresini okumuş,
Bir ayete gelmişti:
“Her ümmetten birer şahit,
Onların üzerine de Habibim
Seni bir şahit olarak getirdiğimiz zaman
Onların hali nice olur”
“Şimdi yeter” demiştin.
İbn-i Mesud gözlerini kaldırıp bakmıştı sana,
Gözyaşların mübarek sakalına inmişti.
Bir defasında ashabına Kur’an okuyordun
‘Sakının o ateşten ki o’nun yakıtı insanlar ve taşlardır’diyordun.
Önünde oturan siyahi bir adam yüksek sesle ağlamaya başlamıştı
O ağlayışa Cibril inmişti semadan
Ya Resuallah huzurunda ağlayan bu zat kimdir ? demişti,
Sende Habeşli biri demiş ve o’nu övmüştün
Cebrail ise şu müjdeyi vermişti ; Allah buyuruyorki ;
‘İzzet ve Celalime Arş üzerindeki Hakimiyyetime Yemin Ederimki,
dünyada Benim korkumdan ağlayan bir kulun gözünü Cennette çok güldürüceğim’
ne zaman saadet asr-ı’nı düşünsek arkadaşlarından o güzide ashabından biri,
hesap gününden korkar gönlümüzde
Şeddat bin Evs korkar yatağına girdiğinde sağına soluna döner durur uyuyamaz.
‘Allahım’ der.Cehennem ateşi uykumu kaçırdı.
Sonra kalkar sabaha kadar namaz kılar,
Ebu’d Derda düşer gönlümüze,
‘Keşke ailemin koçları olaydım da kendilerine misafir geldiğin de beni yedirselerdi’ der,
İmran bin Husayn düşer gönlümüze ‘Keşke bir tepede kül olaydım da fırtınalı bir günde rüzgar savursaydı’ der
Ne zaman saadet asr-ı’nı düşünsek arkadaşlarından o güzide ashabından biri, Peygamber sevgisini öğretir bize
Ashabından biri Sana gelmişti ,
Ya Resulallah demişti, ‘seni öyle seviyorum ki aklıma geldiğinde gelip seni görmesem canım çıkacak gibi oluyorum, sonra ahireti düşünüyorum cennete girsem bile Seninle birlikte olamıyacağım aşşağı mevkilerde kalıcam buda zoruma gidiyor istiyorum ki ahirette de yanında olayım’
Sende ‘Kişi sevdiğiyle beraberdir’ buyurmuştun,
Abdurrahman bin Sad anlatıyor ya Resulallah
Diyorki ;
‘Bir gün Ömerin oğlu Abdullah ile otururken ayağı kasılıp kaldı
ayağına ne oldu dedim şuradan itibaren sinir toplandı dedi,
Bende dedim ki En çok sevdiğin insanın adını anda iyileşsin’
Ya Muhammed dedi ve hemen ayağını uzattı,
Ya Resulallah Sen abdest aldığın da ashab-ı güzin efendilerimiz koşarak abdest suyunu alır yüzlerine sürerlermiş
Bir defasında sormuşsun:
-‘Niçin böyle yapıyorsunuz ?’
-‘bereket ve hayır umuyoruz’ demişler, Sende buyurmuşsun ki ; ‘Allah ve Resulu’nun sevgilisi olmak isteyen doğru söylesin emanete riayet etsin komşusunu incitmesin’
Ne zaman saadet asr-ı’nı düşünsek arkadaşlarından o güzide ashabından biri hamd eder Allah’a şükrü öğretir bize
Ebu Eyyub El-Ensari ona öğrettiğin kelimeleri söyler
‘Allah’tan başka ilah yoktur, Mülk ve saltanat O’nundur Hamd O’nun hakkıdır, O’nun ortağı yoktur.'


Dursun Ali Erzincanlı
 
Üst