Ayat-i hırz nedir?
Ayat-i hırz, şu sure ve ayetlerdir:
Fatiha, Bekara 1,2,3,4,5 ve 163,164 ve 255, 256,257 ve 285,286, Al-i İmran 18,19. ayetten sadece: “İnneddine indellah-il-islâm” kısmı, Al-i İmran 26,27, Al-i İmran 154, Enam 17, Araf 54, 55,56, Tevbe 51, Tevbe 128,129, Yunüs 107, Hud 56, İbrahim 12, İsra 43 ve 110,111, Müminun 116,117,118, Ankebut 60, Rum 17,18, Fatır 2, Yasin 83, Saffat 1,2,3,4, 5,6,7,8,9,10,11, Saffat 180,181,182, Feth 27, 28,29, Rahman 33,34,35,36, Hadid 1,2,3,4,5, Haşr 21,22,23,24, Cin 1,2,3,4,5,6, Buruc 20, 21,22, İhlas, Felak ve Nas sureleri.( Bu âyetler, Hakîkat Kitabevi’nin (0212 523 45 56) neşrettiği, “İslâm Ahlâkı “ kitabında ayat-ı hırz hakkında geniş bilgi vardır. Ayrıca yine aynı yayınevinin “Teshîl-ül-menâfi” kitabının sonunda bu ayetlerin orijinali yazılıdır.)
Ruhu sıkıntılar için ayrıca fenni tedavi için doktora da gitmek gerekir. Organik bir rahatsızlık da olabilir. Peygamber efendimizin üç türlü ilaç kullandığı bildirilmiştir. Kur'an-ı kerim veya duâ okurdu. Fen ile bulunan ilaçları kullanırdı. Her ikisini karışık da kullanırdı.
Sual: Cinlerin sebep olduğu hastalıklardan ve yapılan büyüden kurtulmak için, hangi duaları okumak gerekir?
CEVAP
Âyat-ı hırz denilen duayı okumalı. Arkasından da aşağıda tercümesi yazılan dua okunursa, biiznillah bir şey kalmaz. Ayat-ı hırz ve alttaki duanın Arapçası aşağıdadır.
Bu konudaki bir mektup
Muhammed Masumi Serhendi hazretlerinin üçüncü oğlu Muhammed Ubeydullah Serhendi’nin Hazinet-ül-me’arif isimli kitabındaki 148. mektup, Teshil-ül-menafi’ kitabına da eklenmiştir. Bu mektup şöyledir:
[Bu mektup, vilâyet penah pîrzâde-i irfan-ı destgah Hâce Muhammed Parisa’nın oğluna yazılmıştır. Mektup, tecrübe edilmiş bazı faydalı bilgileri açıklamaktadır.]
Mektubuma besmele ile başlıyorum. Allahü tealaya hamd eder, Resulüne salât ve selam ederiz. İmam-ı Serahsi şöyle buyurdu:
Ahmed bin Salih anlatır:
Hizmetçime cinler musallat olmuştu. Başka bir hizmetçi aldım. Ona da musallat oldular. Bir gün namaz kıldım, otururken birisi selam verdi, ben de selamını aldım. Kim olduğunu sordum. (Ben Cinlerden Zekeriya... Sana bir dua öğretmek için geldim. Senin cariyene olduğu gibi, bir kimsenin başına bir hal gelir de, bu duayı okursa, biiznillah o kimse sağlığına kavuşur) dedi. Bu duayı yazmak için kalem aradım; fakat bulamadım. Divanın altında olduğunu söyledi. Sonra bana şu duayı yazdırdı:
“Allahü tealaya hamd olsun ki, göğü yüksek, yeri alçak ve dağları dik yarattı. Rüzgârlar gönderdi. Geceyi karanlık ve gündüzü aydınlık yaptı. Görülen ve görülmeyen varlıkları yarattı. Bunları, yarattıklarından hiçbirinin yardımına muhtaç olmadan yaptı.
Ya Rabbi! Seni tesbih ederim (noksan sıfatlardan tenzih ederim). Kudretini düşünen için, senin şanın ne yücedir. Sen kendine mahsus yücelikle yücesin, kendine mahsus yakınlıkla yakınsın. Sen yarattıklarına kudretinle galipsin. Sana isyan eden, Cehennemde, sana itaat eden ise, Cennettedir.
Ya Rabbi! Dua etmeyi emrettin ve edilen duaları kabul edeceğini bildirdin. Yaptığımız dualar senin kazanı geri çevirdi. Dualarımızı kabul eyle! Sen, güç ve kuvvet sahibisin. Senden daha güçlü ve kudretli kimse yoktur. Sen, Rahimsin. Senden daha merhametlisi yoktur. Sen, Yakub aleyhisselama merhamet edip tekrar görmesini sağladın. Yusuf aleyhisselama da merhamet edip, onu kuyudan kurtardın. Eyyüb aleyhisselama da acıyıp bela ve musibetlerni kaldırdın.
Ya Rabbi, ben de senden istiyorum, sana yalvarıyorum. Çünkü kendisinden bir şey istenilenlerin en hayırlısı sensin. Ey zorbaları kahreden, kıyamet günü amellerin karşılığını veren, çürümüş kemikleri dirilten Rabbim, sen yarattıklarının geçmesi için, Cehennem üzerine kıldan ince ve kılıçtan keskin köprü kurdun! Sen, [filan oğlu filanı veya filan hanımın kızı filanı], bu acılara, şu sıkıntılara, bu hastalıklara müptela kıldın. Sen onları gidermeye kadirsin, Ya Erhamerrahimin (Ey merhametlilerin en merhametlisi)!”
(O inkârcıların durumu, tıpkı bağırıp çağırmadan başka bir şey işitmeyenlere [işittiği sesin manasını anlamayan hayvanlara] haykıran çobanın durumuna benzer. O inkârcılar sağır, dilsiz ve kördürler. Çünkü onlar düşünmezler.) [Bekara171]
Ahmed bin Salih hazretleri buyurdu ki:
Bu dua suya okunup, hasta ondan içer ve onunla abdest alırsa biiznillah iyileşir. Bu dua vasıtasıyla iki cariyeyi tedavi ettim. Bir hafta geçmeden, ikisi de sıhhatlerine kavuştu. Her hastaya bu duayı okuyorum, Allahü tealanın izniyle iyileşiyorlar. Elhamdülillahi Rabbil âlemin.
Ayat-i hırz, şu sure ve ayetlerdir:
Fatiha, Bekara 1,2,3,4,5 ve 163,164 ve 255, 256,257 ve 285,286, Al-i İmran 18,19. ayetten sadece: “İnneddine indellah-il-islâm” kısmı, Al-i İmran 26,27, Al-i İmran 154, Enam 17, Araf 54, 55,56, Tevbe 51, Tevbe 128,129, Yunüs 107, Hud 56, İbrahim 12, İsra 43 ve 110,111, Müminun 116,117,118, Ankebut 60, Rum 17,18, Fatır 2, Yasin 83, Saffat 1,2,3,4, 5,6,7,8,9,10,11, Saffat 180,181,182, Feth 27, 28,29, Rahman 33,34,35,36, Hadid 1,2,3,4,5, Haşr 21,22,23,24, Cin 1,2,3,4,5,6, Buruc 20, 21,22, İhlas, Felak ve Nas sureleri.( Bu âyetler, Hakîkat Kitabevi’nin (0212 523 45 56) neşrettiği, “İslâm Ahlâkı “ kitabında ayat-ı hırz hakkında geniş bilgi vardır. Ayrıca yine aynı yayınevinin “Teshîl-ül-menâfi” kitabının sonunda bu ayetlerin orijinali yazılıdır.)
Ruhu sıkıntılar için ayrıca fenni tedavi için doktora da gitmek gerekir. Organik bir rahatsızlık da olabilir. Peygamber efendimizin üç türlü ilaç kullandığı bildirilmiştir. Kur'an-ı kerim veya duâ okurdu. Fen ile bulunan ilaçları kullanırdı. Her ikisini karışık da kullanırdı.
Sual: Cinlerin sebep olduğu hastalıklardan ve yapılan büyüden kurtulmak için, hangi duaları okumak gerekir?
CEVAP
Âyat-ı hırz denilen duayı okumalı. Arkasından da aşağıda tercümesi yazılan dua okunursa, biiznillah bir şey kalmaz. Ayat-ı hırz ve alttaki duanın Arapçası aşağıdadır.
Bu konudaki bir mektup
Muhammed Masumi Serhendi hazretlerinin üçüncü oğlu Muhammed Ubeydullah Serhendi’nin Hazinet-ül-me’arif isimli kitabındaki 148. mektup, Teshil-ül-menafi’ kitabına da eklenmiştir. Bu mektup şöyledir:
[Bu mektup, vilâyet penah pîrzâde-i irfan-ı destgah Hâce Muhammed Parisa’nın oğluna yazılmıştır. Mektup, tecrübe edilmiş bazı faydalı bilgileri açıklamaktadır.]
Mektubuma besmele ile başlıyorum. Allahü tealaya hamd eder, Resulüne salât ve selam ederiz. İmam-ı Serahsi şöyle buyurdu:
Ahmed bin Salih anlatır:
Hizmetçime cinler musallat olmuştu. Başka bir hizmetçi aldım. Ona da musallat oldular. Bir gün namaz kıldım, otururken birisi selam verdi, ben de selamını aldım. Kim olduğunu sordum. (Ben Cinlerden Zekeriya... Sana bir dua öğretmek için geldim. Senin cariyene olduğu gibi, bir kimsenin başına bir hal gelir de, bu duayı okursa, biiznillah o kimse sağlığına kavuşur) dedi. Bu duayı yazmak için kalem aradım; fakat bulamadım. Divanın altında olduğunu söyledi. Sonra bana şu duayı yazdırdı:
“Allahü tealaya hamd olsun ki, göğü yüksek, yeri alçak ve dağları dik yarattı. Rüzgârlar gönderdi. Geceyi karanlık ve gündüzü aydınlık yaptı. Görülen ve görülmeyen varlıkları yarattı. Bunları, yarattıklarından hiçbirinin yardımına muhtaç olmadan yaptı.
Ya Rabbi! Seni tesbih ederim (noksan sıfatlardan tenzih ederim). Kudretini düşünen için, senin şanın ne yücedir. Sen kendine mahsus yücelikle yücesin, kendine mahsus yakınlıkla yakınsın. Sen yarattıklarına kudretinle galipsin. Sana isyan eden, Cehennemde, sana itaat eden ise, Cennettedir.
Ya Rabbi! Dua etmeyi emrettin ve edilen duaları kabul edeceğini bildirdin. Yaptığımız dualar senin kazanı geri çevirdi. Dualarımızı kabul eyle! Sen, güç ve kuvvet sahibisin. Senden daha güçlü ve kudretli kimse yoktur. Sen, Rahimsin. Senden daha merhametlisi yoktur. Sen, Yakub aleyhisselama merhamet edip tekrar görmesini sağladın. Yusuf aleyhisselama da merhamet edip, onu kuyudan kurtardın. Eyyüb aleyhisselama da acıyıp bela ve musibetlerni kaldırdın.
Ya Rabbi, ben de senden istiyorum, sana yalvarıyorum. Çünkü kendisinden bir şey istenilenlerin en hayırlısı sensin. Ey zorbaları kahreden, kıyamet günü amellerin karşılığını veren, çürümüş kemikleri dirilten Rabbim, sen yarattıklarının geçmesi için, Cehennem üzerine kıldan ince ve kılıçtan keskin köprü kurdun! Sen, [filan oğlu filanı veya filan hanımın kızı filanı], bu acılara, şu sıkıntılara, bu hastalıklara müptela kıldın. Sen onları gidermeye kadirsin, Ya Erhamerrahimin (Ey merhametlilerin en merhametlisi)!”
(O inkârcıların durumu, tıpkı bağırıp çağırmadan başka bir şey işitmeyenlere [işittiği sesin manasını anlamayan hayvanlara] haykıran çobanın durumuna benzer. O inkârcılar sağır, dilsiz ve kördürler. Çünkü onlar düşünmezler.) [Bekara171]
Ahmed bin Salih hazretleri buyurdu ki:
Bu dua suya okunup, hasta ondan içer ve onunla abdest alırsa biiznillah iyileşir. Bu dua vasıtasıyla iki cariyeyi tedavi ettim. Bir hafta geçmeden, ikisi de sıhhatlerine kavuştu. Her hastaya bu duayı okuyorum, Allahü tealanın izniyle iyileşiyorlar. Elhamdülillahi Rabbil âlemin.