Bir Tas Yoğurt

out of whack

© ◄ Ayarsız..! ►
Forum Administrator
Bir Tas Yoğurt

Osmanlı Devleti döneminde her paşa ve padişah için, memleketinde herkesin istifadesine açık bir hayır kurumu yapıp ahirete öyle gitme, en büyük ideal idi. Bu sebeple, fethedilen yerlerde her biri bir câmi, bir külliye veya bir hastane yapıp gitti. Ecdâdımız, kendi devirlerinin kültürünün gerektirdiği müesseseleri kurdular. İnsan nerede neyi tahsil ederse etsin ama Rabbiyle her zaman irtibatlı olsun diye câmisiz yer bırakmadılar.

İşte bu düşünce, Kanunî Sultan Süleyman Hân'a, Süleymaniye Câmiini yaptırdı. Ancak o, yaptıracağı eserin yalnız kendi sevap defterine kaydolmasını arzu ediyor ve Rabbine böyle bir armağan takdim etmek istiyordu. Onun için, ustalara sıkı sıkıya tembihatta bulunuyor ve; "Kimseden yardım kabul etmeyin!" diyordu.

Câmi duvarları her gün yükseledursun, karşıdan bu câmiyi mahzun mahzun seyreden bir nine vardı. İnekleriyle baş başa, onların sütüyle geçinen bu yaşlı kadın, inkisar içinde kendi kendine, "Ey Allahım! Kanunî'ye servet verdin, mal-mülk verdin, Senin uğrunda bir câmi yaptırıyor. Bu fakir kuluna bir şey vermedin. Ne yapayım da, ben de senin rızanı kazanayım? Benim elimden böyle işler gelmez. Elimden gelen, ustalara bir tas yoğurt ikram etmektir." der ve ustalara müracaat eder.

Onlar da, padişahın izni olmadığını söylerlerse de, kadının ısrarına dayanamayıp, yoğurdu alıp yerler. Büyük hükümdar, o gece rüyâsında, yaptığı işin mizanda tartıldığını görür. Terazinin bir kefesine Süleymaniye Câmii, diğerine ise bir tas yoğurt konulmuş ve yoğurt, câmiden ağır basmıştır. Sabah olur; Kanunî, ayakları titreye titreye ustaların yanına gelir. "Ne yaptınız, kimden ne aldınız?" diye sorar. Onlar da; "Yaşlı bir nine geldi; çok ısrar etti. Yalvarıp yakarmalarına dayanamadık ve bir tas yoğurt aldık." derler.

İşte, Süleymaniye'ye ağır basan yaşlı kadının o bir tas yoğurdudur. Sultan, gördüğü rüyâyı oradakilere nakleder...
 
Üst