Canan Yurdu

asya_kurt

◄ كُن فَيَكُونُ ►
Özel Üye
CÂNAN YURDU

Eyvâh, ıssız diyâr-ı dilber...

Her hatvesi bir mezâr-ı muğber!

Uçmuş da bakındığım terâne,

Kalmış sessiz bir âşiyâne.

Yer yer medfun durur emeller...

Gûyâ ki kıyâm-ı haşri bekler!

Yâ Rab! Niye böyle bir yığın hâk

Olmuş yatıyor o buk´a-i pâk

Yâ Rab, ne için o lem´a nâbûd

Yâ Rab, ne için bu sâye memdûd

Yâ Rab, ne demek harîm-i cânan

Üstünde bu perde perde hicran



Lâkin görünen kimin hayâli

Cânan gibi tıpkı yâl ü bâli...

Gîsû-yi siyâh-ı târumân,

Altında cebîn-i lem´a-dârı,

Zulmetler içinde subh-i mahmûr;

Yâ gözbebeğinde nazra-i nûr;

Yâ ebr-i bahâr içinde cevvâl

Bâran çeklinde dürr-i seyyâl;

Yâ sînede her zaman coşan yâd,

Yâ kayd-ı bedende rûh-i âzâd.



Ey tayf-ı nigeh-fırîbi yârin

Olmaz mı bir ân için karârın

Heyhât, serâb-ı şavka döndün...

Karşımda parıldamanla söndün!

Kimden sorayım ki nerde dilber

Makber gibi samt içinde her yer.

Cânan! Cânan!.. Dedim, arandım...

"Bir aks-i nidâ" dedikçe, yandım!.

Yâ Rab, neye hem sağır, hem ebkem,

Dağlar, dereler, bütün şu âlem

Ey sevdiğimin sevimli yurdu,

Hâlin, bana şimdi pek dokundu!

Aç sîneni; yâd-ı nükhetinden

Bir şemmeye kâilim bugün ben.

Bir vakt o şemîm-i nâz-perver

Tâ subha kadar yanımda bekler,

- Ümmîde verip bekâ sabûhu-

Sermest-i safâ ederdi rûhu.

Heyhât o nesîm-i sâf şimdi

Nâzan, nâzan semâya gitti.

Ey lâne-i târumâr söyle,

Cânan sana artık inmiyor mu

Ey mâtem-i pâyidâr söyle,

Sâhandaki nevha dinmiyor mu

Ey ebr-i semâ-güzîn-i seyyâr,

Yâdında mıdır o nazlı reftâr

Ey darbe-i bâda karçı, ra´şân,

İnşâd-ı enîn eden nihâlân!

Bir şi´r-i revân olup da cânan

Geçmez mi bu gölgeden hırâmân

Ey dilber-i mihriban, zuhûr et!

Ömrüm gibi ansızın mürur et!

Ya kalb-i fezaya bir hutur et:

Afakımı lem a lem a nur et.

Bin nevha-i can içinde , pür-cûş,

Geldim bu garib yurda, medhûş.

Feryadımı yok mu eyliyen gûş

Ya Rab, bu nasıl cihan-ı hamuş:

Bir yok! diyecek sada da yokmuş!...

Mehmet Akif Ersoy -Safahat-
 
Üst