DÖRT HALİFENİN FAZİLETLERİ
Ümmet-i Muhammed'in en üstünü Hz. Ebû Bekir (r.a.)'dir. Resûlullâh'dan (s.a.v.) sonra hak halîfe olmuştur. Fazileti âyet-i kerîme ve hadîs-i şerîflerle sâbittir. Tevbe Sûresi'nin 40 ve Hadîd Sûresi'nin 10. âyet-i kerîmeleri onun hakkında nâzil olmuştur. Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.): "Ben, Ebû Bekir'den başka her kime İslâm'ı arzetti isem tereddüd eyledi.Yalnız Ebûbekr-i Sıddîk tereddüd etmedi ve gecikmedi, (İslâm'a geldi)" buyurdular. Hz. Ebû Bekir'den (r.a.) sonra insanların en üstünü Ömer bin Hattâb'dır (r.a.) ve Hz. Ebû Bekir'den sonra hak halifedir. Onun da fazileti âyet ve hadîslerle sâbittir. Enfâl Sûresi'nin (Ey Peygamber! Sana Allah ve sana tabi olan mü'minler yeter) meâlindeki 64. âyet-i kerîmesi onun hakkında nâzil olmuştur.
Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.): "Benim semada iki vezîrim ve arzda dahi iki vezirim vardır. Semadaki iki vezirim Cebrâîl ile Mîkâîl'dir. Arzda olan iki vezîrim Ebûbekir ve Ömer'dir" buyurmuşlardır. Hz. Ömer'den (r.a.) sonra insanların üstünü Hz. Osmân'dır (r.a.), Hz. Ömer'den sonra hak halifedir. Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.) kızı Rukıye'yi Hz. Osmân'a nikâhladılar, vefât edince diğer kızı Ümmü Gülsûm'ü de ona nikâhladılar. O da vefât edince "Eğer bir üçüncü kızım olaydı, onu da nikâhlardım" buyurdular. Hz. Osmân'dan (r.a.) sonra insanların üstünü Hz. Ali'dir (r.a.) ve fazîleti âşikârdır. Hz. Osmân'dan sonra hak halîfe olmuştur. Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.) onun hakkında "Münâfık olan Ali'yi sevmez, mü'min olan- Ali'ye buğzetmez" buyurmuşlardır.
Fetih sûresi'nin 29. Ayet-i kerîmesinde -meâlen- şöyle buyuruldu: "Muhammed, Resûlullâh'dır. Onun maiyetindekiler (burada işaret edilen Hz. Ebû Bekir'dir), kâfirlere karşı çok çetin (burada işâret edilen Hz. Ömer'dir) kendi aralarında gâyet merhametlidirler (Burada işâret edilen Hz. Osmân'dır) onları hep rükû ve secde halinde görürsün... (burada işâret edilen Hz. Ali'dir)
...
Ümmet-i Muhammed'in en üstünü Hz. Ebû Bekir (r.a.)'dir. Resûlullâh'dan (s.a.v.) sonra hak halîfe olmuştur. Fazileti âyet-i kerîme ve hadîs-i şerîflerle sâbittir. Tevbe Sûresi'nin 40 ve Hadîd Sûresi'nin 10. âyet-i kerîmeleri onun hakkında nâzil olmuştur. Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.): "Ben, Ebû Bekir'den başka her kime İslâm'ı arzetti isem tereddüd eyledi.Yalnız Ebûbekr-i Sıddîk tereddüd etmedi ve gecikmedi, (İslâm'a geldi)" buyurdular. Hz. Ebû Bekir'den (r.a.) sonra insanların en üstünü Ömer bin Hattâb'dır (r.a.) ve Hz. Ebû Bekir'den sonra hak halifedir. Onun da fazileti âyet ve hadîslerle sâbittir. Enfâl Sûresi'nin (Ey Peygamber! Sana Allah ve sana tabi olan mü'minler yeter) meâlindeki 64. âyet-i kerîmesi onun hakkında nâzil olmuştur.
Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.): "Benim semada iki vezîrim ve arzda dahi iki vezirim vardır. Semadaki iki vezirim Cebrâîl ile Mîkâîl'dir. Arzda olan iki vezîrim Ebûbekir ve Ömer'dir" buyurmuşlardır. Hz. Ömer'den (r.a.) sonra insanların üstünü Hz. Osmân'dır (r.a.), Hz. Ömer'den sonra hak halifedir. Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.) kızı Rukıye'yi Hz. Osmân'a nikâhladılar, vefât edince diğer kızı Ümmü Gülsûm'ü de ona nikâhladılar. O da vefât edince "Eğer bir üçüncü kızım olaydı, onu da nikâhlardım" buyurdular. Hz. Osmân'dan (r.a.) sonra insanların üstünü Hz. Ali'dir (r.a.) ve fazîleti âşikârdır. Hz. Osmân'dan sonra hak halîfe olmuştur. Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.) onun hakkında "Münâfık olan Ali'yi sevmez, mü'min olan- Ali'ye buğzetmez" buyurmuşlardır.
Fetih sûresi'nin 29. Ayet-i kerîmesinde -meâlen- şöyle buyuruldu: "Muhammed, Resûlullâh'dır. Onun maiyetindekiler (burada işaret edilen Hz. Ebû Bekir'dir), kâfirlere karşı çok çetin (burada işâret edilen Hz. Ömer'dir) kendi aralarında gâyet merhametlidirler (Burada işâret edilen Hz. Osmân'dır) onları hep rükû ve secde halinde görürsün... (burada işâret edilen Hz. Ali'dir)
...
Moderatörün son düzenlenenleri: