Gaybı (geleceği) kim bilir?

enes61

KF Ailesinden
Özel Üye
Gayb, duygu organları ile veya hesap ile, tecrübe ile anlaşılmayan şey demektir. Gaybı ancak Allah bilir. O, Âlim-ül-gayb [gaybı bilen]dir (Haşr 22) ve Allâmül-guyûb [gaybları en iyi bilen]dir. (Sebe 48)

Bu konudaki birkaç âyet meali şöyledir:

(Allah’ın, gaybları en iyi bilen olduğunu hâlâ anlamadılar mı?) [Tevbe 78]

(De ki: Gaybı bilmek Allah’a mahsustur.) [Yunus 20]

(Göklerin ve yerin gaybı Allah’a aittir.) [Hud 123, Nahl 77]

(De ki: Göklerde ve yerde gaybı Allah’tan başka bilen yoktur.) [Neml 65, Hücurat 18]

Gaybı Peygamberler de bilmez. Bu konudaki birkaç âyet-i kerime meali şöyledir:

(Ben gaybı da bilmem.) [Enam 50, Hud 31]

(Gaybın anahtarları Allah’ın yanındadır.) [Enam 59]

(De ki: Eğer ben gaybı bilseydim elbette daha çok hayır yapmak isterdim.) [Araf 188]

Gaybı cinler de bilmez. Bir âyet meali:
(Cinler gaybı bilselerdi, zelil edici azap içinde kalmazlardı.) [Sebe 14]

Falanca hoca, filanca falcı gaybı biliyor demek küfür olur. Bir hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
(Falcının, büyücünün veya başka birinin gaybdan verdiği haberlere inanan, Kur’an-ı kerime inanmamış olur.) [Taberani]

Allahü teâlâ dilerse, Peygamberlerine bazı gayblarını bildirir. Bu konudaki iki âyet meali şöyledir:
(Allah size gaybı bildirmez; fakat dilediği Peygamberine gaybı bildirir.) [Al-i imran 179]

(Allah gayba kimseyi muttali kılmaz; ancak dilediği Peygamber müstesna. Çünkü her Peygamberin önünden ve ardından gözcüler salar.) [Cin 26, 27]

Hazret-i Musa, ledün ilmine sahip, yani Allah’ın kendisine gaybları bildirdiği bir zata, (Rabbimizin sana öğrettiği doğruyu bulmama yardım edecek hayra götürecek bir ilmi bana da öğretmen için, sana tâbi olmak istiyorum) dediği Kur’an-ı kerimde bildiriliyor. (Kehf 66)

Gaybları bilen, ledünni ilme sahip olan bu zatın Hazret-i Hızır olduğu bildirilmiştir. Resulullah efendimize ise, birçok gayblar bildirilmişti. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Saflarınızı tamamlayın. Çünkü sizi elbette arkamdan da görüyorum.) [Müslim]

(Rükû ve secdeleri düzgün yapın, Allah’a yemin ederim ki, sizin rüku ve secde yaptığınızı arkamdan görüyorum.) [Buhari, Müslim]

Gözde görmeyi yaratan Allahü teâlâ, diğer uzuvlarda da görmeyi yaratmaya kadirdir. Resulullahın bu mucizesini inkâr eden, Allah’ın kudretini inkâr etmiş olur. Resulullahın gündüz aydınlıkta nasıl görürse, gece karanlıkta da aynen gördüğü Buhari’deki hadis-i şerifte bildirilmiştir.

Evet, Allah’tan başka gaybı kimse bilemez. Bilir demek küfürdür. Bir gün Resulullah efendimizin devesi kayboldu. Münafıklar bunu fırsat bilip, (Hani göklerden, Cennetten, Cehennemden bahsediyordu. Kaybolan devesinin yerini bile bilmiyor) dediler. Münafıkların bu sözü Resulullah efendimize ulaşınca, (Vallahi ben ancak Rabbimin bana bildirdiklerini bilirim. Şu anda Rabbim, bana devemin nerede olduğunu bildirdi. Devem, şu anda falanca yerdedir) buyurdu. Tarif edilen yere gidip deveyi bir ağaca bağlı olarak buldular. (Mevahib-i ledünniyye)

Ancak, Allahü teâlâ bildirirse Resulü de, evliyası da bilebilir. Bunun delillerini yukarıda genişçe bildirdik. Hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
(Kalbleriniz temiz olsa idi, siz de benim duyduklarımı duyardınız.) [İ. Ahmed, Taberani] (Bu hadis-i şerifteki gibi kalbi temiz olan Hazret-i Ömer, Medine’den İran’daki ordusunu görüp, komutanı Sariye’ye, “Dağa yanaş” demiştir. (Ş. Nübüvve)

Yine bir hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
(Geçmiş ümmetler içinde vukuundan önce bazı gaybları haber veren keramet ehli zatlar var idi. Ümmetimden de Ömer onlardandır.) [Buhari, Müslim]

Hazret-i Ömer’inki gibi başka evliyadan da birçok keramet görülmüştür. Kur’an-ı kerim bunu bildirmektedir. (Neml 38-40, Meryem 24, Al-i imran 37, Kehf 17,18)

Netice: Allahü teâlâ dilediğine gaybı bildirir ve o da gaybdan haber verir. (Avarif-ül-mearif)

Gaybı bilmek mümkün mü?
Sual: Kur’anda ana rahmindeki çocuğun cinsiyetinin ve yağmurun ne zaman yağacağının yani gaybın bilinemeyeceği açıklanıyor. Hâlbuki Günümüzdeki teknoloji sayesinde ultrasonla çocuğun cinsiyeti tespit edilebiliyor. Meteoroloji sayesinde hava durumu tahmin ediliyor. Bunu açıklamak mümkün müdür?
CEVAP
O âyet-i kerimenin meali şöyledir:
(Kıyametin ne zaman kopacağını ancak Allah bilir. [Nereye, ne zaman ve ne miktarda] yağmur yağdıracağını ve rahimlerde olanı da O bilir. Hiç kimse, yarın [hayır ve şerden] ne kazanacağını ve nerede öleceğini bilemez. Şüphesiz Allah, her şeyi bilendir, her şeyden haberdardır.) [Lokman 34]

Mensur, rüyasında ölüm meleğini görüp, ne kadar yaşayacağını sorar. O da, beş parmağını gösterir. Tabircilerden kimi beş yıl, kimi beş ay, kimi beş gün yaşayacaksın derler. İmam-ı a'zam Ebu Hanife hazretleri, (Ölüm meleği, “Ben bunu bilmem, bu, Lokman suresindeki bilinmeyen beş gaybdan biridir” demek istemiştir) buyurur. (Medarik)

Gayb nedir? Bu bilinince, bu sualin cevabı gayet kolay anlaşılır. His organlarıyla, teknik bilgiyle, yani tecrübe ve hesapla anlaşılamayan şeylere gayb denir. Mesela Cennetin, Cehennemin ve meleklerin varlığı böyledir. Bir çocuğun büyüyünce, iyi mi, kötü mü, âlim mi, zalim mi olacağı gibi şeyler akılla, teknikle bilinmez.

Bugün ultrasonla veya başka yolla çocuğun cinsiyeti bilindiğine göre, bu gayb değildir. Bilinen bir şeydir. (Ana rahmindekini ancak Allah bilir) ifadesi, sadece cinsiyetle ilgili değil, (Çocuğun sağ salim doğup doğmayacağını, said mi şaki mi, yani Cennetlik mi Cehennemlik mi olacağını, ne işler yapacağı gibi hususları ancak Allah bilir) demektir. Bugün bile, cinsiyeti, belli bir aylıktan sonra ancak biliniyor. Üç aylıktan küçük çocuğun cinsiyeti bilinemiyor. Uzuvları teşekkül ettikten sonra bilinmesi normaldir. Bu aletle görünüyor, gayb değildir. Yahut anne karnı ameliyatla açılıp bakıldığında, çocuk erkek mi, dişi mi diye, görünce, gayb bilinmiş olmaz. Karnını yarmayıp da, bir aletle veya ultrasonla bilinirse, bu da gaybı bilmek olmaz. Aletlerle yağmurun gelişini görüp, yarın yağmur yağacak diye tahminde bulunmak da gaybı bilmek değildir. Sokakta, eve doğru gelen adamı pencereden görüp, (Birisi geliyor) demek, gaybı bilmek olmaz. Görmeden bilmek, gaybı bilmek olur.

Allahü teâlâ dilediklerine, mucize ve kerametle gaybı bildirebilir. Bunların bilmesi de, (Ancak Allah bilir) âyet-i kerimesine zıt olmaz. (Ancak Allah bilir) demek, (O bildirmedikçe kimse bilemez) demektir.

Kalblerden geçenleri bilmek
Sual: Kalblerden geçeni ancak Allah bilir diye bir âyet var mı?
CEVAP
Evet, birçok âyet-i kerime vardır. Birkaçının meali şöyledir:

(İnsanı ben yarattım ve nefsinin kendisine fısıldadığını [ne düşündüğünü] bilirim ve ben ona şah damarından daha yakınım.) [Kaf 16]

(Allah onların kalblerinin gizlediklerini de, açığa vurduklarını da bilir.) [Neml 74]

(Elbette Allah kalblerin içindekini hakkıyla bilir.) [Al-i İmran 119]

(Allahü teâlâ, kalblerinizde ne varsa hepsini bilir.) [Al-i İmran 154]

(Onlar, ağızlarıyla, kalblerinde olmayanı söylüyorlardı. Hâlbuki Allah, onların kalblerinde gizlediklerini elbette bilir.) [Al-i İmran 167]

(Onların kalblerinde olanı Allah bilir.) [Nisa 63]

(Allah kalblerde olanı bilir.) [Enfal 43, Zümer 7, Tegabün 4]

(Allah kalblerde olanı bilendir.) [Hud 5]

(Sözlerinizi gizleseniz de, açığa vursanız da birdir; O, kalblerde olanı bilir. Yaratan hiç bilmez mi?) [Mülk 13, 14]

Kalblerden geçeni yalnız Allahü teâlâ bilir. Bir de Onun bildirdiği enbiya ve evliya, Onun bildirdiği kadar bilir.

alıntı
 
M

misafirxx

Ziyaretçi
Hem şöyle diyeceksiniz;

Allahü teâlâ dilerse, Peygamberlerine bazı gayblarını bildirir. Bu konudaki iki âyet meali şöyledir:
(Allah size gaybı bildirmez; fakat dilediği Peygamberine gaybı bildirir.) [Al-i imran 179]

(Allah gayba kimseyi muttali kılmaz; ancak dilediği Peygamber müstesna. Çünkü her Peygamberin önünden ve ardından gözcüler salar.) [Cin 26, 27]

Sonra da cümlenin içine evliya lafını da sıkıştıracaksanız;

Ancak, Allahü teâlâ bildirirse Resulü de, evliyası da bilebilir.

Okuyucu da bunu yiyip sindirecek!
 
K

Kayıtsız Üye

Ziyaretçi
Hz.Ömerin gaybı bildiğine dair ayetler yazmışsınız ama o ayetlerde hz.Ömerin gaybı bildiğini nereden çıkartıyorsunuz.HİÇ ALLAH KORKUNUZ YOKMU ALLAH NELERDEN KİMLERDEN BAHSEDİYOR SİZLER NELERDEN BAHSEDİYORSUNUZ.ALLAH Ömerden yüzlerce yıl önce olmuş olayları ANLATIYOR SİZLER KENDİ PUTLARINIZI KUTSALLAŞTIRMAK ADINA ALLAH RASULÜNÜ VE HZ.ÖMERİ KULLANIYORSUNUZ.YAZIKLAR OLSUN .
 
E

Erol GÜNER

Ziyaretçi
Şüphesiz Allah kelamı birbiriyle tutarlıdır. Ayet meallendirenler ile yorumlayanlar çeliştirebilir. İlkesinden hareket ediyorum.


Ayet meali :
(De ki: Göklerde ve yerde gaybı Allah’tan başka bilen yoktur.) [Neml 65, Hücurat 18]

Yazının Devamı: https://www.kunfeyekun.org/kf/gaybi-gelecegi-kim-bilir.3049/#ixzz4a4ezHtzw.
Yorumunuz :
Allahtan başka kimse gaybı bilemez demek küfürdür.


ifadesi çelişmez mi?
 
SubhanAllah
önce bütün delilleriyle konuyu bir güzel delillendir
sonrada kendinin getirdiği delillere muhalefet ederek evliya gaybı bilir de
şimdi bunu diyen kişinin cehalet özrü varmı?
konuyla alakalı bütün delilleri getiren kendisi olduğu halde nasıl cehalet özrü olabilirki.

Hakk'ı batıla karıştırıp da, bile bile hakkı gizlemeyin. Bakara 42
 
Moderatörün son düzenlenenleri:
T

Tayfun Yabacı

Ziyaretçi
Kardeşim bak her gün sizin gibi , Kur'an-ı Kerim'de ki kelimelerin anlamlarını kafalarına göre değiştirenlerin yüzünden çok kişi ateist oluyor. Gayb gelecek demek değildir. Gayb = gizli, belirsiz, sır demek. Belirsiz kelimesinden yola çıkarak hemen geleceğe bağlıyorsunuz kelimenin anlamını gelecek olarak çevirip yayınlıyorsunuz. O Ayet de demek istiyor ki Gizlilik ve sırlar sadece ALLAH'a mahsustur. Yani şimdi örneğin ben içinizden birisiyle tanıştım bu forumda ve yüz yüze geldik diyelim. O içinizden birisinin ise yüzünde bir özür var ve ben bununla içimden dalga geçtim alay ettim de diyelim fakat bunu dışarı kesinlikle mimiklerimle dahi yansıtmadım. O kişide dolayısıyla anlamadı. Bu ömür boyunca bir sır olarak kalacaktır. Kimin yanında ALLAH'ın yanında. Belki o kişi bana onunla içimden alay etmeme rağmen bana çok büyük iyilikler yapacak ve ben hala onunla içimden dalga geçeceğim ve ikimizde ölene kadar bunu hiç bir şekilde dışarı vurmadan güzel bir şekilde oynayacağım. Bakın geçmişte kalmış bir belirsizlik. Bunu ancak kim bilebilir sizce? Tabiki de yüce yaratan ALLAH bilebilir. Belki ben bile unuturum ama o unutmaz. Gaybı gelecek diye çevirmeyin. Bak sizin gibi düşünenler yüzünden İslam alemi gelişemedi. Adam Müslüman çıkmış demiş ki ben insanların uçabileceğine inanıyorum uçak yapacağım. Adama demişler ki bak bu Kur'an-ı Kerim'de bizim uçabileceğimizle ilgili hiç bir şey yazılmamış. Eee yani uçarsak günah cehennemlik oluruz. Adamı koymuşlar geri plana gitmiş elin gavurları Write Kardeşler üzerinde çalışma yapmış bu teknolojiyi Müslüman birisi geliştirdiği halde patenti onlara kalmış. Ve yıl olmuş 2018 hala onların ürettiği uçakları alıyoruz. Sizce bu akıllıca mıdır? Tabi ki değil. Artık kendinize gelin. İyi forumlar.
 
Üst