Günahlardan kurtuluş

  • Konuyu başlatan Kayıtsız Üye
  • Başlangıç tarihi
K

Kayıtsız Üye

Ziyaretçi
Günahlardan nasıl kurtulurum?
 

sultan_mehmet

© ◄ كُن فَيَكُونُ ►
Yönetici
Forum Administrator
Sonsuz İlâhî Rahmet ve Günahlardan Kurtuluş

Rahmet, Yüce Allah'ın en önemli özelliklerinden biridir. Bu rahmetin yansımalarından bir bölümü, günah ve kötülüklere dairdir. Yüce Allah'ın günah ve kötülüklerle ilgili rahmet yansımalarını, birkaç yönden ele alabiliriz.

Tasarlanan Kötülükten Sorumsuzluk, Yalnızca Yapılan Kötülüğün Cezalandırılması, İyiliğin Katlarıyla Ödüllendirilmesi

Kişi düşündüğü, ama fiile dökmediği günah ve kötülüklerden sorumlu tutulup da herhangi bir yaptırımla karşılaşmaz. Yalnızca fiile dökülen, yapılmış olan günah ve kötülükler karşılık görerek yaptırımla karşılaşır:

"Kim bir iyilik yaparsa, ona bundan daha hayırlısı vardır. Kim de bir kötülük yaparsa, bilsin ki, kötülük işleyenler ancak yapmış olduklarının cezasına çarptırılırlar." (Kasas, 28/84); "Kim bir kötülük yaparsa, ancak onun kadar ceza görür. Kadın veya erkek, kim mü'min olarak salih bir amel işlerse, işte onlar cennete girecek ve orada hesapsız olarak rızıklandırılacaklardır." (Mü'min, 40/40) Bu âyete göre, kötülüğün ardından iman ve iyi iş, cennet ödülüne sebep olur.

"Bir kötülüğün karşılığı, onun gibi bir kötülüktür. Ama kim affeder ve arayı düzeltirse, onun ödülü Allah'a aittir. Şüphesiz o, zalimleri sevmez." (Şûrâ, 42/40)

"Kötü işler yapmış olanlara gelince, bir kötülüğün cezası misliyledir ve onları bir zillet kaplayacaktır. Onları, Allah'tan koruyacak hiçbir kimse de yoktur. Sanki yüzleri, karanlık geceden parçalarla örtülmüştür. İşte onlar, cehennemliklerdir. Onlar, orada ebediyen kalacaklardır." (Yunus, 10/27)

Buna karşılık güzellikler/iyilikler (hasene, ç. hasenât), sadece tasarı olarak kalsa bile ödüllendirilirler. Fiile dökülen güzellikler ise, katlarıyla ödül görürler:

"Kim bir iyilik yaparsa, ona on katı vardır. Kim de bir kötülük yaparsa, sadece o kötülüğün misliyle cezalandırılır, onlara haksızlık yapılmaz." (En'âm, 6/160); "Güzel iş yapanlara, daha güzeli ve bir de fazlası vardır. Onların yüzlerine ne bir kara bulaşır, ne de bir zillet. İşte onlar, cennetliklerdir, orada ebediyen kalacaklardır." (Yunus, 10/26)

Günahları Bağışlama (Af ve Mağfiret)

1) Allah'ın Affediciliği: İslâm'da günahların affedilip bağışlanması, yalnızca Allah'a aittir. (Bakara, 2/135; Nisa, 4/17, 110; Maide, 5/40; Tevbe, 9/104) "O, kullarından tövbeyi kabul eden, kötülükleri bağışlayan ve yaptıklarınızı bilendir." (Şûrâ, 42/25. Ayrıca Mü'min, 40/2: günahı bağışlayan, tövbeyi kabul eden) Allah, günahları için istiğfar edenleri affedip bağışlar. (Ali İmran, 3/135; Nisa, 4/110; Kasas, 28/16)

Allah'ın güzel isimlerinden ikisi, afuv (çok affedici) ve gafûr (çok bağışlayıcı) isimleridir. (Nisa, 4/43, 99, 149; Hacc, 22/60; Mücadele 58/2)

2) Günahkâr Mü'minlerin Af ve Bağışlanma Dileği: Günah işleyenlerin, günahkâr mü'min olmaları dolayısıyla kusurlarından kurtulmaları için çaba göstermesi gerekir. Bunun da başlangıcı pişman olup şirk ve küfür derecesindeki büyük günahlardan imana dönmek, diğer büyük günahlardan ise tövbe istiğfar edip yeniden günah işlememektir. Yüce Allah, şöyle buyurur: "Ufak tefek kusurları (:lemem) dışında günahın büyüklerinden (:kebâiru'l-ism) ve çirkin işlerden (:fevâhiş) sakınanlara, Rabbinin affı şüphesiz boldur." (Necm, 53/32); "De ki: Ey kendileri aleyhine aşırı giden/sınırları aşan kullarım! Allah'ın rahmetinden umut kesmeyin. Çünkü Allah, bütün günahları bağışlar. Doğrusu O, çok bağışlayan ve çok merhamet edendir." (Zümer, 39/53)

Takva sahiplerinin bir özelliği de, Allah'ı hatırlayıp günahlarından bağışlanma dilemek ve günahta ısrar etmemektir: "Rabbinizin bağışına, genişliği gökler ile yer arası kadar olan ve Allah'a karşı gelmekten sakınanlar (:müttekîler, takva sahipleri) için hazırlanmış bulunan cennete koşun. Onlar, bollukta ve darlıkta Allah yolunda harcayanlar, öfkelerini yenenler ve insanları affedenlerdir. Allah, iyi davrananları sever. Yine onlar, çirkin (fâhişe:günah) bir iş yaptıkları, yahut kendilerine zulmettikleri zaman, Allah'ı hatırlayıp hemen günahlarının bağışlanmasını isteyenler -ki Allah'tan başka günahları kim bağışlar- ve bile bile işlediklerinde (günahta) ısrar etmeyenlerdir." (Ali İmran, 3/133-135)

Şirk, Allah'ın asla affetmeyeceği tek günahtır: "Şüphesiz Allah, kendisine ortak (şirk) koşulmasını bağışlamaz. Bunun dışında kalanları ise, dilediği kimseler için bağışlar. Allah'a şirk koşan (:müşrik), büyük bir günah işleyerek iftira etmiş olur (Nisa, 4/48)/derin bir sapıklığa düşmüştür (Nisa, 4/116)". Müşrikler, kesinlikle cennete giremezler, onların barınağı cehennemdir. (Maide, 5/72)

3) Aslî/İlk Günah: Yüce Allah, Hz. Adem (a.s.) ilk günahı işledikten sonra tövbesini kabul ederek onu bağışladı. (Bakara, 2/37, 73)Böylece, Hz. Adem'in affedilmesiyle, bütün insanlık için aslî/ilk günah sorumluluğu da ortadan kalkmıştır. Herkes kendi günahının sorumluluğunu taşır; pişmanlık duyan ve bunun gereğini yerine getiren herkesin tövbesi kabul edilir. (Nisa, 4/109)

Günahları Örtme (:tekfîru's-seyyiât)

Günahların bağışlanmasına eşlik eden bir başka günahı silme/bağışlama yolu, Yüce Allah'ın günahları örtmesidir (:tekfîru's-seyyiât).

Mü'minler, dualarında günahlarının örtülmesini isterler: "Rabbimiz! Günahlarımızı bağışla, kötülüklerimizi ört. Canımızı iyilerle beraber al." (Ali İmran, 3/195)

Mü'minlerin çeşitli tutum ve davranışları onların günahlarının örtülmesine vesile olurlar:

1) İmanın Günahları Örtmesi: İman, başlıbaşına günahları örtme sebebidir: "Bütün bunlar, Allah'ın inanan erkek ve kadınları, içlerinden ırmaklar akan, içinde temelli kalacakları cennetlere koyması, onların kötülüklerini örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir başarıdır/kazançtır." (Fetih, 48/5)

2) Amel-i Sâlih'in (İyi İş) Günahları Örtmesi: İnanıp salih amel işleyenlerin günahları da Yüce Allah tarafından örtülmüş ve durumları düzeltilmiştir. (Muhammed, 47/2) Bu, Allah'ın sözü ve ödülüdür: "İman edip salih amel işleyenlerin kötülüklerini, elbette örteceğiz. Onları, işlediklerinin daha güzeliyle ödüllendireceğiz." (Ankebut, 29/7)

"Kim Allah'a inanır ve iyi amel işlerse, Allah onun kötülüklerini örter ve onu içinden ırmaklar akan, ebediyen kalacakları cennetlere sokar. İşte bu, büyük başarıdır." (Tegâbün, 64/9)

İyi iş yapan ile kötü iş yapan, gören ile köre benzetilir: "Kör ile gören, iman edip iyi iş yapanlar ile kötülük yapan, bir değildir. Siz, pek az düşünüyorsunuz." (Mü'min, 40/58)

İyiliklerin günahları/kötülükleri silmesine ve iyi iş yapmaya, "fiilî tövbe" de denmektedir.

3) Takvanın Günahları Örtmesi: Günahların örtülmesini sağlayan unsurlardan birisi de, takva/takvaya sarılma niteliğidir: "Ey iman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakınırsanız(:takva sahibi olursanız), o size, iyiyi kötüden ayırt edecek bir anlayış (furkan) verir, sizin kötülüklerinizi örter ve sizi bağışlar. Allah, büyük lütuf sahibidir." (Enfal, 8/29)

"Dosdoğru Kur'an'ı getiren ile onu tasdik edenler var ya, işte onlar Allah'tan sakınanlardır. (:müttekîler>takva sahipleri) Onlar için rableri katında diledikleri her şey vardır. İşte bu, iyilik yapanların ödülüdür. Sonuçta Allah, işlediklerinin en kötüsünü örter ve onlara yaptıklarının en güzeliyle karşılık verir." (Zümer, 39/35)

Boşanma kurallarından sonra, şu ifade edilir: "İşte bu, Allah'ın size indirdiği emridir. Kim Allah'tan sakınırsa (bu kurallara uyarsa), Allah onun kötülüklerini örter ve ödülünü büyütür." (Talâk, 65/5)

4) Büyük Günahlardan Kaçınmanın Küçük Günahları Örtmesi: Büyük günahlardan kaçınma, küçük günahların örtülmesine vesiledir: "Size yasaklanan(günah)ların büyüklerinden kaçınırsanız, sizin küçük günahlarınızı örteriz ve sizi güzel bir yere koyarız." (Nisa, 4/31)

5) Sadakaların Günahları Örtmesi: Sadakaların gizlice ödenmesi, günahların örtülmesine vesiledir: "Sadakaları açıktan verirseniz, ne güzel! Fakat onları, gizleyerek fakirlere verirseniz, bu sizin için daha hayırlıdır ve günahlarınızdan bir kısmına da kefaret (örtü) olur. Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır." (Bakara, 2/271)

Günahları/Kötülükleri İyiliklere/Güzelliklere Çevirme

1) Silip Süpürme (izhâb): Günahların silinip süpürülmesi için, birkaç yol vardır: İşlenen İyiliklerin Kötülükleri Silmesi: "(..) Şüphesiz iyilikler, kötülükleri giderir/süpürüp götürür. Bu, öğüt alanlar için bir öğüttür." (Hûd, 11/114); "Ancak kim zulmeder de sonra kötülüğün yerine iyilik yaparsa, bilsin ki şüphesiz ben çok bağışlayıcıyım ve çok merhamet edenim." (Neml, 27/11)

Mü'minlerin nitelikleri sayılırken, aksi davranışta bulunanların durumu şöylece belirtilir: " (..) Onlar, Allah yanında başka bir tanrıya kulluk etmeyen, Allah'ın haram kıldığı cana haksız yere kıymayan ve zina etmeyen kimselerdir. Kim bunları yaparsa, ağır azaba uğrar. Kıyamet günü, onun azabı kat kat artırılır ve horlanmış olarak orada ebediyen kalır. Ancak, tövbe edip de inanan ve iyi iş yapanlar başka. Allah, işte onların kötülüklerini iyiliklere çevirir. Allah, çok bağışlayan ve çok merhamet edendir. Kim de tövbe eder ve iyi iş yaparsa, işte o, Allah'a tövbesi kabul edilmiş olarak döner." (Furkan, 25/68-71)

Hz. Peygamber (s.a.) de, bu konuda âyetlerle tutarlı biçimde şöyle buyurur: "Kötülüklerin peşinden bir iyilik yap ki, onu silsin." (Tirmizî, birr, 55; Dârimî, rıkâk, 74)

2) Tövbe/İstiğfâr: Günahlardan kurtuluşu sağlayan gerçek bir tövbe, günah işlediğine üzülüp pişman olmak, günahtan hemen vazgeçmek ve bir daha yapmamaya karar (>nasuh tövbe) vermekle olur.

Gelecek Pazar yazısında inşallah tövbe konusunu ele almaya çalışacağız.
 
Üst