Hz. Peygamber, hediyeleşmenin insanlar arasındaki sevgi ve dostluğu geliştirdiğini, cimrilik, kıskançlık ve bencillik gibi kötü duyguları giderdiğini ve rızkın genişletilmesine vesile olduğunu belirterek hediyeleşmeyi teşvik etmiş (Muvatta, “Hüsnü’lhuluk”, 16), haklı bir sebep olmadıkça verilen hediyelerin geri çevrilmemesini istemiştir. Kendisi de başta aile fertleri olmak üzere yakınlarına, arkadaşlarına ve komşu ülke hükümdarlarına çeşitli hediyeler vermiş, Peygamberlik görevi gereği kendisine verilen sadakaları geri çevirmiş, ancak temiz ve helâl olduğu sürece hediyeleri kabul edip, hediyelere yine hediye ile karşılık vermiştir (Buhârî, “Hibe”, 7). Günümüzde giderek zayıflayan aile ve toplum bağlarının güçlenmesinde hediyeleşmenin ayrı bir katkısı vardır. Bu itibarla hediye alıp vermenin sünnet olduğu bilinciyle hareket etmek, çeşitli mutlu olaylar vesilesiyle bu güzel geleneği yaşatıp geliştirmek önemlidir. Ancak, bu âdet ve geleneğin sürdürülmesi için maddî güç ve imkânlar da zorlanmamalıdır.