Yavuz Sultan Selim'e Mekke hâkimi şehrin anahtarlarını teslim etmişti. Bu olaydan sonra ilk cuma namazı kılındı. Cumanın ilk sünnet eda edildikten sonra İmam hutbeye çıktı. Son derece heyecanlıydı. Hutbede ilk defa bugün Sultan Selim'in adı okunacaktı. İşte şimdi hutbenin bu kısmında Padişahın isminin anılması vardı. İmam sesini yükseltti ve şöyle dedi.
"Mukaddes yerlerin hâkimi, Sultan Selim Han..." İmam Efendi'nin söyleyecekleri henüz bitmeden, Padişahın sesi duyuldu:
"Hayır! Biz mukaddes yerlerin hâkimi değil, hadimiyiz (hizmetkârıyız). Hutbe bu şekilde değiştirilsin..." Ve böyle de oldu. Hutbede bu ifade Yavuz Sultan Selim'in isteği üzerine imam tarafından değiştirilerek şöyle okundu:
"Hadimü'l-Harameyn eş-Şerefeyn Sultan Selim Han bin Bayezid Han..."
"Mukaddes yerlerin hâkimi, Sultan Selim Han..." İmam Efendi'nin söyleyecekleri henüz bitmeden, Padişahın sesi duyuldu:
"Hayır! Biz mukaddes yerlerin hâkimi değil, hadimiyiz (hizmetkârıyız). Hutbe bu şekilde değiştirilsin..." Ve böyle de oldu. Hutbede bu ifade Yavuz Sultan Selim'in isteği üzerine imam tarafından değiştirilerek şöyle okundu:
"Hadimü'l-Harameyn eş-Şerefeyn Sultan Selim Han bin Bayezid Han..."