Hamiyet:
Gayret.
* Nâmustan gelen gayretle utanma veya kızma.
* İstinkâf etmek.
* Mukaddesatı ve milletin haklarını, mâmus ve haysiyeti korumak hususlarında gösterilen gayret ve ihtimam hasleti. İman ve İslâmiyeti ve Hz. Peygamber'in (A.S.M.) Sünnet-i Seniyyesini ve din ve mücahede kardeşlerini muhafaza ve müdafaa etmek gayreti.
(Sual: Neden makine-i ahvâl güzelce işlemiyor?
Cevap: Zira tecrübe, hamiyet, nûr-u kalb ve nûr-u fikri cem’ edenler, vezâife kifayet etmezler. Bazı ehl-i gayret ve hamiyette de meyl-i tahrip meleke olmuş; tâmire pek alışık değildir. Bazı ehl-i tecrübe ve tâmir ise, eskisine bir derece meyil ile, istidatları pek müsâit değildir. Demek, bize bir nesl-i cedîd lâzımdır.İ.D.E)
Hamiyet-i câhiliye:
f. Câhillikten gelen ırkçılık gibi bâtıl inanışları koruma gayreti.
* Cenab-ı Hakk'ın ve Resul-ü Ekrem'in (A.S.M.) nehyettiği ve hak dine uymayan eski ve kötü inançları muhafaza gayreti.
Hamiyet-fürûş:
f. Kendini beğenip hamiyetli olduğunu iddia eden. Hamiyetli olduğunu göstermeğe çalışan.
Hamiyet-kâr:
f. Hamiyetli. Haysiyet ve şeref sahibi.
Hamiyet-mend:
(C.: Hamiyyet-mendân) f. Hamiyetli.
Hamiyet-mendâne:
f. Hamiyetlicesine. Hamiyetli olan bir kimseye yakışacak şekil ve surette.
Hamiyet-mendî:
f. Hamiyetlilik, hamiyetli oluş.
K:Yeni Lûgat
Gayret.
* Nâmustan gelen gayretle utanma veya kızma.
* İstinkâf etmek.
* Mukaddesatı ve milletin haklarını, mâmus ve haysiyeti korumak hususlarında gösterilen gayret ve ihtimam hasleti. İman ve İslâmiyeti ve Hz. Peygamber'in (A.S.M.) Sünnet-i Seniyyesini ve din ve mücahede kardeşlerini muhafaza ve müdafaa etmek gayreti.
(Sual: Neden makine-i ahvâl güzelce işlemiyor?
Cevap: Zira tecrübe, hamiyet, nûr-u kalb ve nûr-u fikri cem’ edenler, vezâife kifayet etmezler. Bazı ehl-i gayret ve hamiyette de meyl-i tahrip meleke olmuş; tâmire pek alışık değildir. Bazı ehl-i tecrübe ve tâmir ise, eskisine bir derece meyil ile, istidatları pek müsâit değildir. Demek, bize bir nesl-i cedîd lâzımdır.İ.D.E)
Hamiyet-i câhiliye:
f. Câhillikten gelen ırkçılık gibi bâtıl inanışları koruma gayreti.
* Cenab-ı Hakk'ın ve Resul-ü Ekrem'in (A.S.M.) nehyettiği ve hak dine uymayan eski ve kötü inançları muhafaza gayreti.
Hamiyet-fürûş:
f. Kendini beğenip hamiyetli olduğunu iddia eden. Hamiyetli olduğunu göstermeğe çalışan.
Hamiyet-kâr:
f. Hamiyetli. Haysiyet ve şeref sahibi.
Hamiyet-mend:
(C.: Hamiyyet-mendân) f. Hamiyetli.
Hamiyet-mendâne:
f. Hamiyetlicesine. Hamiyetli olan bir kimseye yakışacak şekil ve surette.
Hamiyet-mendî:
f. Hamiyetlilik, hamiyetli oluş.
K:Yeni Lûgat