HZ. YÛNUS ALEYHİSSELÂMIN ZİKRİ
Hz. Yûnus (a.s.) Dicle'nin batısında Musul şehri yanında Ninova ahalisine peygamber gönderildi. Onları tevhide davet etti. Lâkin onlar putlarını terk etmediler. Allâhü Teâlâ'nın azabıyla korkuttu, yine kulak asmadılar. Hz. Yûnus (a.s.)'da ümmetine darıldı ve helâk olacakları da kendisine bildirildiğinden Allâh'ın emrini beklemeden çıkıp gitti. Deniz sahiline geldi, bir gemiye bindi. Kendisine hürmet ettiler.
Fakat gemi batmak tehlikesine düştü, gece karanlığı da çöktü ve; "Ey gemi halkı, sizin içinizde efendisinden firar etmiş bir köle vardır, onu suya atın. Yoksa hepinizi deniz yutacaktır" sesini işittiler. Hz. Yûnus (a.s.) "O köle benim" dedi. Gemi halkı "Vallâhi kura atmadıkça sözüne inanmayız" dediler. Kura Yûnus (a.s.)'a isâbet etti, "Ben size demiş idim" diyerek mübârek vücudunu denize bıraktı. Derhal onu bir büyük balık yuttu.
Hz. Yûnus (a.s.), balığın karnında, denizin ve gecenin karanlıkları içinde "Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî küntü mine'z-zâlimîn"* diyerek Allâhü Teâlâ'yı zikrediyordu. Melekler onun zikrini işittiler ve;
"Ey Rabb'imiz, bu Yûnus aleyhisselâmın sesidir, lâkin hangi yerde olduğunu bilemiyoruz" dediler.
"Denizin en derin yerinde, balığın karnındadır" buyuruldu. Melekler; "Yâ Rabbi, o günah mı işledi?" dediler.
"Hayır, lâkin ben onu terbiye edip kudret ve melekûtümün acâiblerini ona açtım, o da beni tesbîh ve takdîs eyliyor" buyurdu. Melekler Hz. Yûnus (a.s.)'ın yanına indiklerinde gördüler ki tesbihinin güzelliğinden dolayı bütün balıklar saf saf etrafına toplanıp onu dinlemektedirler. Melekler; "es-Selâmü aleyke Yâ Yûnus" dediler. Hz. Yûnus selâmlarına cevap vermedi. Melekler döndüler. Allâhü Teâlâ; "Kulumu nasıl buldunuz" diye buyurdu.
"Onu bizden çok seninle meşgul bulduk." dediler. Allâhü Teâlâ; "Muhakkak doğru söylediniz. Bizimle meşguliyeti ona başkalarını terk ettirdi" buyurdu.
* Enbiya sûresi, 87. âyet meâli şerîfi: Senden başka hiç bir ilah yoktur. Seni tenzih ederim. Gerçekten ben zalimlerden oldum.
...
Hz. Yûnus (a.s.) Dicle'nin batısında Musul şehri yanında Ninova ahalisine peygamber gönderildi. Onları tevhide davet etti. Lâkin onlar putlarını terk etmediler. Allâhü Teâlâ'nın azabıyla korkuttu, yine kulak asmadılar. Hz. Yûnus (a.s.)'da ümmetine darıldı ve helâk olacakları da kendisine bildirildiğinden Allâh'ın emrini beklemeden çıkıp gitti. Deniz sahiline geldi, bir gemiye bindi. Kendisine hürmet ettiler.
Fakat gemi batmak tehlikesine düştü, gece karanlığı da çöktü ve; "Ey gemi halkı, sizin içinizde efendisinden firar etmiş bir köle vardır, onu suya atın. Yoksa hepinizi deniz yutacaktır" sesini işittiler. Hz. Yûnus (a.s.) "O köle benim" dedi. Gemi halkı "Vallâhi kura atmadıkça sözüne inanmayız" dediler. Kura Yûnus (a.s.)'a isâbet etti, "Ben size demiş idim" diyerek mübârek vücudunu denize bıraktı. Derhal onu bir büyük balık yuttu.
Hz. Yûnus (a.s.), balığın karnında, denizin ve gecenin karanlıkları içinde "Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî küntü mine'z-zâlimîn"* diyerek Allâhü Teâlâ'yı zikrediyordu. Melekler onun zikrini işittiler ve;
"Ey Rabb'imiz, bu Yûnus aleyhisselâmın sesidir, lâkin hangi yerde olduğunu bilemiyoruz" dediler.
"Denizin en derin yerinde, balığın karnındadır" buyuruldu. Melekler; "Yâ Rabbi, o günah mı işledi?" dediler.
"Hayır, lâkin ben onu terbiye edip kudret ve melekûtümün acâiblerini ona açtım, o da beni tesbîh ve takdîs eyliyor" buyurdu. Melekler Hz. Yûnus (a.s.)'ın yanına indiklerinde gördüler ki tesbihinin güzelliğinden dolayı bütün balıklar saf saf etrafına toplanıp onu dinlemektedirler. Melekler; "es-Selâmü aleyke Yâ Yûnus" dediler. Hz. Yûnus selâmlarına cevap vermedi. Melekler döndüler. Allâhü Teâlâ; "Kulumu nasıl buldunuz" diye buyurdu.
"Onu bizden çok seninle meşgul bulduk." dediler. Allâhü Teâlâ; "Muhakkak doğru söylediniz. Bizimle meşguliyeti ona başkalarını terk ettirdi" buyurdu.
* Enbiya sûresi, 87. âyet meâli şerîfi: Senden başka hiç bir ilah yoktur. Seni tenzih ederim. Gerçekten ben zalimlerden oldum.
...