Ünlü Müfessir Alusi'ye göre, Küretlerin bir kısmı Hz. Peygamber (a.s.m) zamanında Müslüman olmuşlardır. Hatta bunlardan "Ebu Meymun Cabân el-Kurdî" ismindeki bir sahabi Kürt kökenlidir.(Alusî, 17/67; 26/1-2-1-3).
Hz peygamber’in şu meşhur hadisini rivayet eden sahabe Caban el Kürdi’dir. “Sizlere iki ağır ve paha biçilmez emanet bırakıyorum: Kitabullah ve Siretimdir. Bu ikisi asla birbirinden ayrılmaz ve Havzada birlikte bana gelirler’’ hadisini, Caban el Kürdi’den sonra yaşayan Tirmizi, Cabir b. Abdullah’tan nakletmiştir.
Caban el Kürdi Bazen bölgesine atanan ilk validir. Aynı zamanda İslam tarihinde ilk olarak atanan valilerdendir.
Hafız el-Heysemî’nin -Taberanî’den (el-Mucemu’l-Evsat,13/471-şamile) aktararak- bildirdiğine göre,
Ebu Hulde şöyle demiştir: “Bir gün Meymun el-Kürdî ile birlikte Malik b. Dinar’ın yanında idik. Malik(Meymun el-Kürdî’yı kast ederek): ‘Şeyh neden babasından bir şey anlatmıyor. (sonra kendisine dönerek): Biliyorsun, senin baban Hz. Peygamber(a.s.m)’i görmüş, ondan hadis duymuş bir kimsedir.’
Meymun el-Kürdî cevap olarak şöyle dedi: ‘Babam, birşey fazla veya eksik söyleyecek korkusuyla bize Hz. Peygamber(a.s.m)’den pek fazla bir şey anlatmaz ve Resulullah’dan “Kim bilerek yalan yere bana bir söz uydurursa, cehennemdeki yerine hazırlansın” hadisini işittiğini, bunun için hadis rivayet etmekten çekindiğini, söylerdi” (bk. Taberanî, el-Mucemu’l-Evsat). Heysemî, bu rivayetin sıhhatine hükmetmiştir. (bk. Mecmau’z-Zevaid, 1/148)
Futuhu'l-Buldan'da (s.208) bildirildiğine göre, Kürtlerin bulunduğu bölgelerden Ruha/Urfa, Harran, Meyafarkin, Hasankeyf, Mardin, Amed/Diyarbakır, Nusaybin gibi bölgeler, savaştan sonra sulh yoluyla fethedilmişlerdir. Bu fetihler, Hz. Ebu Ubeyde'nin görevlendirdiği büyük komutan Iyad b. Ganem tarafından hicrî 19-20. yıllarında gerçekleşmişti.
Hz peygamber’in şu meşhur hadisini rivayet eden sahabe Caban el Kürdi’dir. “Sizlere iki ağır ve paha biçilmez emanet bırakıyorum: Kitabullah ve Siretimdir. Bu ikisi asla birbirinden ayrılmaz ve Havzada birlikte bana gelirler’’ hadisini, Caban el Kürdi’den sonra yaşayan Tirmizi, Cabir b. Abdullah’tan nakletmiştir.
Caban el Kürdi Bazen bölgesine atanan ilk validir. Aynı zamanda İslam tarihinde ilk olarak atanan valilerdendir.
Hafız el-Heysemî’nin -Taberanî’den (el-Mucemu’l-Evsat,13/471-şamile) aktararak- bildirdiğine göre,
Ebu Hulde şöyle demiştir: “Bir gün Meymun el-Kürdî ile birlikte Malik b. Dinar’ın yanında idik. Malik(Meymun el-Kürdî’yı kast ederek): ‘Şeyh neden babasından bir şey anlatmıyor. (sonra kendisine dönerek): Biliyorsun, senin baban Hz. Peygamber(a.s.m)’i görmüş, ondan hadis duymuş bir kimsedir.’
Meymun el-Kürdî cevap olarak şöyle dedi: ‘Babam, birşey fazla veya eksik söyleyecek korkusuyla bize Hz. Peygamber(a.s.m)’den pek fazla bir şey anlatmaz ve Resulullah’dan “Kim bilerek yalan yere bana bir söz uydurursa, cehennemdeki yerine hazırlansın” hadisini işittiğini, bunun için hadis rivayet etmekten çekindiğini, söylerdi” (bk. Taberanî, el-Mucemu’l-Evsat). Heysemî, bu rivayetin sıhhatine hükmetmiştir. (bk. Mecmau’z-Zevaid, 1/148)
Futuhu'l-Buldan'da (s.208) bildirildiğine göre, Kürtlerin bulunduğu bölgelerden Ruha/Urfa, Harran, Meyafarkin, Hasankeyf, Mardin, Amed/Diyarbakır, Nusaybin gibi bölgeler, savaştan sonra sulh yoluyla fethedilmişlerdir. Bu fetihler, Hz. Ebu Ubeyde'nin görevlendirdiği büyük komutan Iyad b. Ganem tarafından hicrî 19-20. yıllarında gerçekleşmişti.