İmâm-ı Süyûtî
İslâm âlimlerinin en büyüklerinden. İsmi, Abdürrahmân bin Ebî Bekr bin Muhammed bin Ebî Bekr bin Osman bin Muhammed bin Hıdır bin Eyyûb bin Muhammed bin Hümâmüddîn Hudayri Esyûtî’dir. Künyesi Ebü’l-Fadl olup, lakabı Celâleddîn’dir. 849 (m. 1445) senesi Receb ayının birinci Pazar gecesi, Mısır’da Esyût şehrinde doğdu. 911 (m. 1505) senesi Cemâzil-evvel ayı ortasında, Mısır’da vefât etti. Türbesi, Kâhire’de Bâb-ül-Karâfe dışındadır. Babasının kabri yanına defnedildi.
Babası, o altı yaşında iken vefât etti. Akraba ve yakınları tarafından himâye edildi. Yetim olarak büyüdü. Yaşı çok küçük olmasına rağmen, üstün kabiliyeti ve zekâsıyla dikkati çekti. Sekiz yaşına varmadan Kur’ân-ı kerîmi ezberledi. Babasının sâdık arkadaşlarından Kâdı İzzüddîn Ahmed bin İbrâhim Kinânî, ona Ebü’l-Fadl künyesini verdi. En önce bu künyeyi alan zât, Peygamberimizin ( aleyhisselâm ) amcası Abbâs ( radıyallahü anh ) idi.
Süyûtî, bu künyesi sebebiyle çok iftihar ederdi. Süyûtî, üstün zekâsıyla, önce İbn-i Dakîk-ül-Iyd’in “Umde” adlı eserini, İmâm-ı Nevevî’nin “Minhâc-ül-fıkh”, Beydâvî’nin “Minhâc-ül-usûl”ünü, İbn-i Mâlik’in “Elfiye” adlı eserini ezberledi. Sonra zamanının büyük âlimlerinden olan Şihâbüddîn Ali bin Ebî Bekr’den Ferâiz ilmini öğrendi.
Şemsüddîn Muhammed bin Mûsâ Hanefî’den; Şifâ-i şerîf, Dirayetü Elfiyetü İbn-i Mâlik adındaki eserleri okudu. 866 (m. 1461)’da Arabî ilimleri okutabileceğine dâir icâzet aldı. İbn-i Hâcib’in Kâfiyesini, mantıktan Îsâgûcî mukaddimesini, Sibeveyh’in eseri olan kitabın bir kısmını, Müterassıt, Şâfiiye ve bunlara benzer birçok eserleri okudu. Genç yaşında tefsîr, hadîs, fıkıh, nahiv, me’ânî, beyân, bedî’, lügat ve başka ilimlerde mütehassıs oldu. Kendisi bu konuda şöyle dedi: “Tefsîr, fıkıh, hadîs, nahiv, me’ânî, beyân ve bedî’ ilimlerinde derin âlimlerden oldum. Bu dereceme hocalarım yetişmemiştir. Yalnız üstadım Bülkînî’nin fıkıhdaki kudreti benden ziyâdedir.”
Süyûtî. “Kitâb-üt-tehaddüs bi-ni’metillâh” adlı eserinin bir bölümünde, icâzet (diploma) aldığı hocaları hakkında şöyle der: “Ders halkasında hazır bulunduğum ve kendilerinden icâzet aldığım âlimler ile şu’arânın isimlerini bir yere topladığımda, bunların altıyüz kişiye ulaştığını anladım.”
Zâhirî ilimlerde yükseldiği gibi, tasavvufda da yüksek derecelere kavuştu. Eserlerine yazmış olduğu hadîs-i şerîflerin hepsini, Peygamberimize ( aleyhisselâm ) ma’nâ âleminde arzetmiş, Peygamberimizin ( aleyhisselâm ) tasdikini aldıktan sonra eserlerine yazmıştır.
Peygamber efendimizi ( aleyhisselâm ) uyanıkken yetmişbeş defa gördüğünü ve hadîs-i şerîfleri Peygamber efendimize ( aleyhisselâm ) sorduğunu, İmâm-ı Şa’rânî “Mîzân-ül-kübrâ” adlı eserinde şöyle bildirdi:
“Kitap ve sünnetten anladıklarını kitaplarına geçirmeden ve onlarla ibâdet etmeden, herşeyi Resûlullahdan ( aleyhisselâm ) sorardı ve; “Yâ Resûlallah, biz bu âyetten böyle anladık, filân kimsenin bildirdiği şu hadîs-i şerîfinizden şöyle anladık. Siz bunu beğeniyor musunuz, beğenmiyor musunuz?” derlerdi. O’nun sözü ve işâreti ile amel ederdi.”
Kerametleri
Süyûtî; İmâm, hafız (hadîs âlimi) ve şeyhülislâm idi. Kerâmetleri de görüldü. Ona hizmet eden Muhammed bin Habbâk anlatır: “Birgün kaylûle zamanında (öğleden az önce) hocam bana; “Bugün ikindi namazını Mekke-i mükerremede kılmak isteriz. Ama bunu ben ölünceye kadar kimseye söylemiyeceksin” buyurdu. Ben de; “Peki Efendim” dedim. Mısır’da bulunuyorduk. Elimi tuttu ve “Gözlerini yum” buyurdu. Yumdum. Tahminen yirmiyedi adım kadar yürüdük. “Gözlerini aç” buyurdu. Açtım. Bir de ne göreyim? Mekke’de, Muallâ kapısının yanında idik. Mü’minlerin annesi hazret-i Hadîce, Fudayl bin Iyâd, Süfyân bin Uyeyne ve başkalarının kabirlerini ziyâret edip, Mescid-i Harâm’a girdik. Kâ’be-i muazzamayı tavaf etti. Zemzem suyu içtik ve ikindi namazına kadar bekledik, İkindi namazını kıldık. Tekrar tavaf ettik. Zemzem suyu içtik ve sonra bana; “Kısa zamanda buraya gelmemizden ziyâde, buradaki mücavirlerden birinin Mısır’dan olup bizi tanımaması şaşılacak bir hâldir, istersen benimle gel, istersen hac zamanına kadar burada kal” dedi. Sizinle gelmek istiyorum dedim. Muallâ kapısına kadar yürüdük ve bana; “Gözlerini yum” buyurdu. Yumdum. Yedi adım kadar hızlı yürüdük. Sonra; “Gözlerini aç” dedi. Açtım. Mısır’da, hareket ettiğimiz yerde idik. Ömer Fârıd’ı ziyâret etti. Sonra Süyûtî, merkebine bindi. Tûlûn Câmii yanındaki evine gittik.”
***********
Talebesi Şeyh Abdülkâdir Şâzilî, Süyûtî’yi anlattığı kitabında der ki: “Birgün hocam buyurdu ki: “Uyanık hâlde Resûlullahı ( aleyhisselâm ) gördüm. Bana; “Ey Şeyh-ül-hadîs” diye hitâb eyledi. “Yâ Resûlallah, ben Cennet ehlinden miyim?” diye arz ettim. “Evet” buyurdu. “Hiç azâb görmeden mi?” dedim. “Senin için öyledir” buyurdu.
Eserleri
Altmışbir sene on ay onsekiz gün ömür süren Süyûtî, içlerinde ba’zısı cildler hâlinde olmak üzere, altıyüze yakın eser yazdı. Hayat ve ilmin bütün tezahürleri üzerinde kalem oynatmadığı mevzû hemen hemen kalmadı. Ondört ilim şû’besi üzerine eserler yazdı. Daha yirmiiki yaşında iken, Celâlüddîn Muhammed bin Ahmed Mısrî’nin İsrâ sûresine kadar yaptığı ve 864 (m. 1459) senesinde vefât edince yarıda bıraktığı tefsîri tamamladı. Bunun için, bu esere iki Celâl ma’nâsında (Celâleyn Tefsîri) denildi. Almanca (Maier Lexicon) kitabında; “Yorulmadan, yılmadan yazan Süyûtî’nin üçyüzden fazla eseri vardır” diyor ve birkaçını bildiriyor. Tefsîr, hadîs, fıkıh, târih, ahlâk ve tıb kitapları çok kıymetlidir. Kitapları okumakla bitmez. Eserlerinden ba’zıları şunlardır:
Tefsîr ve Kur’ân-ı kerîme dâir eserlerinden ba’zıları:
1-Ed-Dürr-ül-mensûr fit-tefsîril-me’sûr (oniki cild), 2- Et-Tefsîr-ül-müsned (Tercümân-ül-Kur’ân beş cild), 3- El-İtkân fî ulûm-il-Kur’ân, 4- El-İklîl fî istinbât-it-tenzîl, 5- Lübâb-ün-nükûl fî esbâb-in-nüzûl, 6- En-Nâsih vel-mensûh fil-Kur’ân, 7- Müfhemât-ül-akrân fî mübhemât-il-Kur’ân, 8- Esrâr-üt-tenzîl, 9- Tekmilet-üt-tefsîr-iş-Şeyh Celâlüddîn Mahallî, 10- Tenâsük-üd-dürer fî tenâsüb-is-Süver, 11- Haşiye alâ tefsîr-il-Beydâvî Nevâhıd-ül-ebkâr ve şevârıd-ül-efkâr (dört cild), 12- Et-Tahbîr fî ilm-it-tefsîr, 13- Mu’terik-ül-akrân fî müşterik-ül-Kur’ân, 14-El-Mühezzeb fî mâ vakaa fil-Kur’ân min-el-mu’reb, 15- Hamâyil-üz-züher fî fedâil-is-süver, 16- Mîzân-ül-mu’addile fî şe’n-il-Besmele, 17-Şerh-ül-istiâze, 18- Feth-ül-Celîl lil-Abdi zelîl, 19- El-Meân-id-dakika fî idrâk-il-Hakîka, 20- El-Yed-ül-Büstâ fî ta’yin-is-Salât-il-vüstâ, 21- Def-ut-teâssüf an ihveti Yûsuf, 22- İtmâm-ün-ni’me, 23- El-Celîl-ül-vesîk fî nusret-is-Sıddîk, 24- El-Fevâyid-ül-Bârize vel-Kâfiye, 25- El-Muharrer, 26-Meydân-ül-fürsân fî Şevâhid-ül-Kur’ân, 27- Mecâz-ül-Fürsân ilâ mecâz-il-Kur’ân, 28- Şerh-uş-Şâtıbiyye, 29- Ed-Dürr-ün-nesîr fî kırâati İbn-i Kesîr, 30- Müntekâ min tefsîr, 31- Mün-tekâ min tefsîri Abdürrezzâk, 32- Müntekâ min tefsîri Ebî Hâtem, 33-El-Kavl-ül-fasîh fî ta’yîn-iz-zebîh, 34-El-Kelâm alâ evveli sûret-il-Feth.
Hadîs ilmine dâir eserlerinden ba’zıları:
1- Et-Terşîh alâ Câmi’is-sahîh, 2-Ed-Dîbâc alâ Sahîh-i Müslim bin Haccâc, 3- Kuvvet-ül-Muktezî alâ câmi’ it-Tirmizî, 4-Mirkât-üs-Sü’ûd ilâ Sünen-i Ebî Dâvûd, 5- Misbâh-üz-zücâce alâ Sünen-i İbn-i Mâce, 6- Zehr-ur-Ribâ alel-müctebâ, 7- Esâf-ül-Mibtâ’ bi ricâl-il-Muvatta’, 8- Tenvîr-ül-Havâlik alâ Muvatta’ Mâlik, 9- Eş-Şâfiî alâ müsned-iş-Şâfî, 10- Zehr-ül-Hamâyil aleş-Şemâyil, 11- Et-Ta’lîkât-ül-münîfe alâ Müsned-i Ebî Hanîfe, 12- Münteh-il-a’mâl, 13- El-Mu’cizât vel-Hasâyis, 14- Şerh-us-Sudûr bi şerhi hâl-il-mevtâ vel-Kubûr, 15-El-Fevz-ül-azîm, 16-Büsrâl Keyîyb, 17- El-Büdûr-üs-Sâfira an umûr-il-âhire, 18- Dürer-ül-Bihâr fil-ehâdîs-il-Kısâr, 19- Câmi’us-Sagîr min Hadîs-il-Beşîr, 20- Ziyâdet-ül-Câmi’ us-Sagîr, 21- Cem’ul-cevâmi’ fil ehâdîs, 22-Bedî’us-Sun’, 23- Lemm-ül-etrâf ve damm-ül-etrâf, 24- El-Mirkât-ül-aliyye, 25- Erriyâd-ül-enîka, 26- Nehcet-üs-seriyye fil-esmâ-in-Nebeviyye.
Hadîs ıstılâhına dâir eserlerinden ba’zıları:
1- Tedrib-ür-râvî fî şerhi takrib-in-Nevevî, 2- Şerhu Elfiyet-il-Irâkî, 3- Nazm-üd-dürer fî ilm-il-eser, 4-Et-Tezhîb fiz-Zevâyid, 5-Lübb-ül-lübâb fî tahrîr-il-evsâb, 6- El-medrec ilel-medrec, 7- Tezkire, 8- Keşf-üt-telbîs, 9-Hüsn-üt-tahlîs, 10- Cüz’ fî esmâ-il-müdellisîn, 11- Ayn-ül-Isâbe fî ma’rifet-is-Sehâbe, 12- Dürr-üs-Sehâbe, 13- Muhtasaru Nihâye, 14- Et-Tezyîl vet-teznîb, 15- Zevâyid-ül-lisân, 16-Şedd-ür-Rihâl fî dabt-ir-ricâl, 17- Et-Tenkîh.
Fıkıh ilmine dâir eserlerinden ba’zıları: 1- Şerh-ut-Tenbîh, 2- Muhtasar-üt-Tenbîh (El-Vâfi), 3- Dekâik-ül-esbâh ven- nezâir, 4- El-Ezhâr-ül-Fıdda fî havâşî Ravda, 5- Muhtasar-ur-Ravda 6- El-yenbû’, 7- Nazm-ür-Ravda, 8- Def-ül-hasâsa, 9- Muhtasar-ül-hâdim, 10-El-Azb-ül-silsil, 11- Şevârid-ül-fevâyid, 12- El-İbtihâc fî nazm-il-Minhâc, 13-Muhtasar-ül-Ahkâm-üs-Sultâniyye, 14- El-Levâmî’ vel-bevârik, 15- El-Fetâvâ, 16- Tuhfet-ün-nâsik, 17- El-Kazâzetü fî mahalli tahkîk-il-istiâze, 18- El-Fevâyid-ül-mümtâze fî salât-il-cenâze, 19- İzâlet-ül-vehn an mes’elet-ir-rehn, 20- Bezl-ül-himme fî talebi berâet-iz-zimme, 21- Keşf-üs-Sabâbe fî mes’elet-il-istinâbe, 22- El-Mebâhis-üz-zekiyye, 23- Ez-Zehr-ül-bâsim, 24-Husn-üt-tasrîf, 25- Seyf-ün-nazzâr, 26-Şerh-ur-râciyye.
Usûl-i fıkh, kelâm ve tasavvufa dâir eserlerinden ba’zıları:
1- El-Kevkeb-üs-sâtı’, 2- Şerh-ül-Kevkeb-il-Vikâd, 3- Teşbîd-ül-erkân, 4-Te’yîd-ül-hakîka, 5- Tenzîh-ül-i’tikâd anil-hulûli vel-ittihâd, 6- El-Levâmî’ul-müşrika, 7- El-Münceli fî tetavvur-il-velî, 8- Tenvîr-ül-Haleb fî imkâni rü’yet-in-Nebiyyi vel-melek, 9- Cehd-ül-Kariha, 10- Nasîhatü ehl-il-Îmân fir-reddi alâ mantık-il-Yunân Libni-Teymiyye, 11- El-Berk-ül-vâmid, 12-Reful-esâ alen-Nisâ, 13- El-Lafz-ül-Cevherî, 14- Tuhfet-ül-Lülesâ, 15-En-Nüket-ül-Levâmî’.
Lügat, nahiv ve sarfa dâir eserlerinden ba’zıları:
1- El-Müzhîr fî ulûm-il-lüga, 2- Gâyet-ül-ihsân fî hall-il-insân, 3- El-ifsâh fî esmâ-in-nikâh, 4- Dav-ül-misbâh, 5- El-Elmâ’ fıl-ittibâ’, 6- El-ifsâh fî zevâyid-il-Kâmûs, 7-Cem’ul-Cevâmi’ fin-Nahv, 8- Şerhu Elfiye İbn-i Mâlik, 9- El-Feride, 10- El-Metâli’us-saîde, 11- El-Eşbâh ven-Nezâir, 12- El-Feth-ül-karîb, 13- Şerhu Şevâhid mugn-il-lebîb, 14- El-İktirâh fî usûl-in-Nahv, 15- Et-Tevşîh, 16- Et-Tâc fî i’râb, 17- Dürr-üt-Tâc, 18- Şerhu Kasîdet-il-Kâfiye fit-Tasrîf, 19- Ta’rîf-ül-a’cem bi hurüf-il-mu’cem, 20- Eş-Şumat-ül-mudıyye, 21- Katr-ün-nedâ fî vürûd-il-hemzeti, 22- El-Kavl-ül-mücmel, 23- El-Ahbâr-ül-merviyye, 24-Tuhfet-ün-nücebâ, 25- Es-Sübût fî dabt-il-kunût.
Me’ânî, beyân, bedî’ ilimlerine dâir eserlerinden ba’zıları:
1- Elfiye ukûd-ül-cemân fil-me’ânî vel-beyân, 2- Hall-ül-ukûd, 3- En-Nüketü alâ telhîs-il-miftâh, 4- El-Bedî’iyye, 5- El-Cem’u vet-tefrik, 6- Et-Tahsîs fî Şevâhid-it-Telhîs.
Edebiyata dâir eserlerinden ba’zıları: 1- El-Visâh fî fevâyid-in-nikâh, 2- El-Yevâkit, 3- Şâyık-ül-etrenc, 4- Ref u Şâh-il-Habeşân, 5- Ezhâr-ül-urûş fî ahbâr-il-cüyûş, 6- El-Muhâdarât, 7-Dürer-ül-kilem, 8- El-makâmât-ül-mecmûa.
Târihe dâir eserlerinden ba’zıları:
1-Tabakât-ül-Huffâz, 2- Tabakât-ül-lügaviyyîn ven-Nühât, 3- El-Vecîz, 4-Tabakât-ül-müfessirîn, 5- Hüsn-ül-muhâdara, 6- Deful-bâs an benil Abbâs, 7- Eş-Şemârîh fî ilm-it-Tevârîh, 8- Mu’cem, 9- Nazm-ül-itkân fî a’bân-il-a’yân, 10- Tercümet-ün-Nevevî, 11- Et-Tehâddüs bi ni’metillâh, 12-El-Mültekit min-ed-Dürr-ül-kâmine, 13-El-Mültekit, 14- Cüz’ fî Câmii Amr ( radıyallahü anh ), 15- Cüz’ fî Câmii bin Tûlûn, 16-Cüz’ fil-medreset-is-Sâlihiyye, 17- Cüz’ fil-Hânekâh-il-Baybarsiyye, 18- Cüz’ fîl-Hânekâh-ış-Şeyhûniyye, 19- Cüz’ Ahbâr Esyût, 20- El-meknûn fî tercümeli Zinnûn, 21- Tuhfet-ül-kirâm fî ahbâr-il-Ehrâm, 22-Tebyîd-üs-sahife bi menâkıb-il-İmâmı. Ebî Hanîfe, 23-Tezyîn-ül-memâlik bi Menâkıb-i İmâm-ı Mâlik.
alıntı
İslâm âlimlerinin en büyüklerinden. İsmi, Abdürrahmân bin Ebî Bekr bin Muhammed bin Ebî Bekr bin Osman bin Muhammed bin Hıdır bin Eyyûb bin Muhammed bin Hümâmüddîn Hudayri Esyûtî’dir. Künyesi Ebü’l-Fadl olup, lakabı Celâleddîn’dir. 849 (m. 1445) senesi Receb ayının birinci Pazar gecesi, Mısır’da Esyût şehrinde doğdu. 911 (m. 1505) senesi Cemâzil-evvel ayı ortasında, Mısır’da vefât etti. Türbesi, Kâhire’de Bâb-ül-Karâfe dışındadır. Babasının kabri yanına defnedildi.
Babası, o altı yaşında iken vefât etti. Akraba ve yakınları tarafından himâye edildi. Yetim olarak büyüdü. Yaşı çok küçük olmasına rağmen, üstün kabiliyeti ve zekâsıyla dikkati çekti. Sekiz yaşına varmadan Kur’ân-ı kerîmi ezberledi. Babasının sâdık arkadaşlarından Kâdı İzzüddîn Ahmed bin İbrâhim Kinânî, ona Ebü’l-Fadl künyesini verdi. En önce bu künyeyi alan zât, Peygamberimizin ( aleyhisselâm ) amcası Abbâs ( radıyallahü anh ) idi.
Süyûtî, bu künyesi sebebiyle çok iftihar ederdi. Süyûtî, üstün zekâsıyla, önce İbn-i Dakîk-ül-Iyd’in “Umde” adlı eserini, İmâm-ı Nevevî’nin “Minhâc-ül-fıkh”, Beydâvî’nin “Minhâc-ül-usûl”ünü, İbn-i Mâlik’in “Elfiye” adlı eserini ezberledi. Sonra zamanının büyük âlimlerinden olan Şihâbüddîn Ali bin Ebî Bekr’den Ferâiz ilmini öğrendi.
Şemsüddîn Muhammed bin Mûsâ Hanefî’den; Şifâ-i şerîf, Dirayetü Elfiyetü İbn-i Mâlik adındaki eserleri okudu. 866 (m. 1461)’da Arabî ilimleri okutabileceğine dâir icâzet aldı. İbn-i Hâcib’in Kâfiyesini, mantıktan Îsâgûcî mukaddimesini, Sibeveyh’in eseri olan kitabın bir kısmını, Müterassıt, Şâfiiye ve bunlara benzer birçok eserleri okudu. Genç yaşında tefsîr, hadîs, fıkıh, nahiv, me’ânî, beyân, bedî’, lügat ve başka ilimlerde mütehassıs oldu. Kendisi bu konuda şöyle dedi: “Tefsîr, fıkıh, hadîs, nahiv, me’ânî, beyân ve bedî’ ilimlerinde derin âlimlerden oldum. Bu dereceme hocalarım yetişmemiştir. Yalnız üstadım Bülkînî’nin fıkıhdaki kudreti benden ziyâdedir.”
Süyûtî. “Kitâb-üt-tehaddüs bi-ni’metillâh” adlı eserinin bir bölümünde, icâzet (diploma) aldığı hocaları hakkında şöyle der: “Ders halkasında hazır bulunduğum ve kendilerinden icâzet aldığım âlimler ile şu’arânın isimlerini bir yere topladığımda, bunların altıyüz kişiye ulaştığını anladım.”
Zâhirî ilimlerde yükseldiği gibi, tasavvufda da yüksek derecelere kavuştu. Eserlerine yazmış olduğu hadîs-i şerîflerin hepsini, Peygamberimize ( aleyhisselâm ) ma’nâ âleminde arzetmiş, Peygamberimizin ( aleyhisselâm ) tasdikini aldıktan sonra eserlerine yazmıştır.
Peygamber efendimizi ( aleyhisselâm ) uyanıkken yetmişbeş defa gördüğünü ve hadîs-i şerîfleri Peygamber efendimize ( aleyhisselâm ) sorduğunu, İmâm-ı Şa’rânî “Mîzân-ül-kübrâ” adlı eserinde şöyle bildirdi:
“Kitap ve sünnetten anladıklarını kitaplarına geçirmeden ve onlarla ibâdet etmeden, herşeyi Resûlullahdan ( aleyhisselâm ) sorardı ve; “Yâ Resûlallah, biz bu âyetten böyle anladık, filân kimsenin bildirdiği şu hadîs-i şerîfinizden şöyle anladık. Siz bunu beğeniyor musunuz, beğenmiyor musunuz?” derlerdi. O’nun sözü ve işâreti ile amel ederdi.”
Kerametleri
Süyûtî; İmâm, hafız (hadîs âlimi) ve şeyhülislâm idi. Kerâmetleri de görüldü. Ona hizmet eden Muhammed bin Habbâk anlatır: “Birgün kaylûle zamanında (öğleden az önce) hocam bana; “Bugün ikindi namazını Mekke-i mükerremede kılmak isteriz. Ama bunu ben ölünceye kadar kimseye söylemiyeceksin” buyurdu. Ben de; “Peki Efendim” dedim. Mısır’da bulunuyorduk. Elimi tuttu ve “Gözlerini yum” buyurdu. Yumdum. Tahminen yirmiyedi adım kadar yürüdük. “Gözlerini aç” buyurdu. Açtım. Bir de ne göreyim? Mekke’de, Muallâ kapısının yanında idik. Mü’minlerin annesi hazret-i Hadîce, Fudayl bin Iyâd, Süfyân bin Uyeyne ve başkalarının kabirlerini ziyâret edip, Mescid-i Harâm’a girdik. Kâ’be-i muazzamayı tavaf etti. Zemzem suyu içtik ve ikindi namazına kadar bekledik, İkindi namazını kıldık. Tekrar tavaf ettik. Zemzem suyu içtik ve sonra bana; “Kısa zamanda buraya gelmemizden ziyâde, buradaki mücavirlerden birinin Mısır’dan olup bizi tanımaması şaşılacak bir hâldir, istersen benimle gel, istersen hac zamanına kadar burada kal” dedi. Sizinle gelmek istiyorum dedim. Muallâ kapısına kadar yürüdük ve bana; “Gözlerini yum” buyurdu. Yumdum. Yedi adım kadar hızlı yürüdük. Sonra; “Gözlerini aç” dedi. Açtım. Mısır’da, hareket ettiğimiz yerde idik. Ömer Fârıd’ı ziyâret etti. Sonra Süyûtî, merkebine bindi. Tûlûn Câmii yanındaki evine gittik.”
***********
Talebesi Şeyh Abdülkâdir Şâzilî, Süyûtî’yi anlattığı kitabında der ki: “Birgün hocam buyurdu ki: “Uyanık hâlde Resûlullahı ( aleyhisselâm ) gördüm. Bana; “Ey Şeyh-ül-hadîs” diye hitâb eyledi. “Yâ Resûlallah, ben Cennet ehlinden miyim?” diye arz ettim. “Evet” buyurdu. “Hiç azâb görmeden mi?” dedim. “Senin için öyledir” buyurdu.
Eserleri
Altmışbir sene on ay onsekiz gün ömür süren Süyûtî, içlerinde ba’zısı cildler hâlinde olmak üzere, altıyüze yakın eser yazdı. Hayat ve ilmin bütün tezahürleri üzerinde kalem oynatmadığı mevzû hemen hemen kalmadı. Ondört ilim şû’besi üzerine eserler yazdı. Daha yirmiiki yaşında iken, Celâlüddîn Muhammed bin Ahmed Mısrî’nin İsrâ sûresine kadar yaptığı ve 864 (m. 1459) senesinde vefât edince yarıda bıraktığı tefsîri tamamladı. Bunun için, bu esere iki Celâl ma’nâsında (Celâleyn Tefsîri) denildi. Almanca (Maier Lexicon) kitabında; “Yorulmadan, yılmadan yazan Süyûtî’nin üçyüzden fazla eseri vardır” diyor ve birkaçını bildiriyor. Tefsîr, hadîs, fıkıh, târih, ahlâk ve tıb kitapları çok kıymetlidir. Kitapları okumakla bitmez. Eserlerinden ba’zıları şunlardır:
Tefsîr ve Kur’ân-ı kerîme dâir eserlerinden ba’zıları:
1-Ed-Dürr-ül-mensûr fit-tefsîril-me’sûr (oniki cild), 2- Et-Tefsîr-ül-müsned (Tercümân-ül-Kur’ân beş cild), 3- El-İtkân fî ulûm-il-Kur’ân, 4- El-İklîl fî istinbât-it-tenzîl, 5- Lübâb-ün-nükûl fî esbâb-in-nüzûl, 6- En-Nâsih vel-mensûh fil-Kur’ân, 7- Müfhemât-ül-akrân fî mübhemât-il-Kur’ân, 8- Esrâr-üt-tenzîl, 9- Tekmilet-üt-tefsîr-iş-Şeyh Celâlüddîn Mahallî, 10- Tenâsük-üd-dürer fî tenâsüb-is-Süver, 11- Haşiye alâ tefsîr-il-Beydâvî Nevâhıd-ül-ebkâr ve şevârıd-ül-efkâr (dört cild), 12- Et-Tahbîr fî ilm-it-tefsîr, 13- Mu’terik-ül-akrân fî müşterik-ül-Kur’ân, 14-El-Mühezzeb fî mâ vakaa fil-Kur’ân min-el-mu’reb, 15- Hamâyil-üz-züher fî fedâil-is-süver, 16- Mîzân-ül-mu’addile fî şe’n-il-Besmele, 17-Şerh-ül-istiâze, 18- Feth-ül-Celîl lil-Abdi zelîl, 19- El-Meân-id-dakika fî idrâk-il-Hakîka, 20- El-Yed-ül-Büstâ fî ta’yin-is-Salât-il-vüstâ, 21- Def-ut-teâssüf an ihveti Yûsuf, 22- İtmâm-ün-ni’me, 23- El-Celîl-ül-vesîk fî nusret-is-Sıddîk, 24- El-Fevâyid-ül-Bârize vel-Kâfiye, 25- El-Muharrer, 26-Meydân-ül-fürsân fî Şevâhid-ül-Kur’ân, 27- Mecâz-ül-Fürsân ilâ mecâz-il-Kur’ân, 28- Şerh-uş-Şâtıbiyye, 29- Ed-Dürr-ün-nesîr fî kırâati İbn-i Kesîr, 30- Müntekâ min tefsîr, 31- Mün-tekâ min tefsîri Abdürrezzâk, 32- Müntekâ min tefsîri Ebî Hâtem, 33-El-Kavl-ül-fasîh fî ta’yîn-iz-zebîh, 34-El-Kelâm alâ evveli sûret-il-Feth.
Hadîs ilmine dâir eserlerinden ba’zıları:
1- Et-Terşîh alâ Câmi’is-sahîh, 2-Ed-Dîbâc alâ Sahîh-i Müslim bin Haccâc, 3- Kuvvet-ül-Muktezî alâ câmi’ it-Tirmizî, 4-Mirkât-üs-Sü’ûd ilâ Sünen-i Ebî Dâvûd, 5- Misbâh-üz-zücâce alâ Sünen-i İbn-i Mâce, 6- Zehr-ur-Ribâ alel-müctebâ, 7- Esâf-ül-Mibtâ’ bi ricâl-il-Muvatta’, 8- Tenvîr-ül-Havâlik alâ Muvatta’ Mâlik, 9- Eş-Şâfiî alâ müsned-iş-Şâfî, 10- Zehr-ül-Hamâyil aleş-Şemâyil, 11- Et-Ta’lîkât-ül-münîfe alâ Müsned-i Ebî Hanîfe, 12- Münteh-il-a’mâl, 13- El-Mu’cizât vel-Hasâyis, 14- Şerh-us-Sudûr bi şerhi hâl-il-mevtâ vel-Kubûr, 15-El-Fevz-ül-azîm, 16-Büsrâl Keyîyb, 17- El-Büdûr-üs-Sâfira an umûr-il-âhire, 18- Dürer-ül-Bihâr fil-ehâdîs-il-Kısâr, 19- Câmi’us-Sagîr min Hadîs-il-Beşîr, 20- Ziyâdet-ül-Câmi’ us-Sagîr, 21- Cem’ul-cevâmi’ fil ehâdîs, 22-Bedî’us-Sun’, 23- Lemm-ül-etrâf ve damm-ül-etrâf, 24- El-Mirkât-ül-aliyye, 25- Erriyâd-ül-enîka, 26- Nehcet-üs-seriyye fil-esmâ-in-Nebeviyye.
Hadîs ıstılâhına dâir eserlerinden ba’zıları:
1- Tedrib-ür-râvî fî şerhi takrib-in-Nevevî, 2- Şerhu Elfiyet-il-Irâkî, 3- Nazm-üd-dürer fî ilm-il-eser, 4-Et-Tezhîb fiz-Zevâyid, 5-Lübb-ül-lübâb fî tahrîr-il-evsâb, 6- El-medrec ilel-medrec, 7- Tezkire, 8- Keşf-üt-telbîs, 9-Hüsn-üt-tahlîs, 10- Cüz’ fî esmâ-il-müdellisîn, 11- Ayn-ül-Isâbe fî ma’rifet-is-Sehâbe, 12- Dürr-üs-Sehâbe, 13- Muhtasaru Nihâye, 14- Et-Tezyîl vet-teznîb, 15- Zevâyid-ül-lisân, 16-Şedd-ür-Rihâl fî dabt-ir-ricâl, 17- Et-Tenkîh.
Fıkıh ilmine dâir eserlerinden ba’zıları: 1- Şerh-ut-Tenbîh, 2- Muhtasar-üt-Tenbîh (El-Vâfi), 3- Dekâik-ül-esbâh ven- nezâir, 4- El-Ezhâr-ül-Fıdda fî havâşî Ravda, 5- Muhtasar-ur-Ravda 6- El-yenbû’, 7- Nazm-ür-Ravda, 8- Def-ül-hasâsa, 9- Muhtasar-ül-hâdim, 10-El-Azb-ül-silsil, 11- Şevârid-ül-fevâyid, 12- El-İbtihâc fî nazm-il-Minhâc, 13-Muhtasar-ül-Ahkâm-üs-Sultâniyye, 14- El-Levâmî’ vel-bevârik, 15- El-Fetâvâ, 16- Tuhfet-ün-nâsik, 17- El-Kazâzetü fî mahalli tahkîk-il-istiâze, 18- El-Fevâyid-ül-mümtâze fî salât-il-cenâze, 19- İzâlet-ül-vehn an mes’elet-ir-rehn, 20- Bezl-ül-himme fî talebi berâet-iz-zimme, 21- Keşf-üs-Sabâbe fî mes’elet-il-istinâbe, 22- El-Mebâhis-üz-zekiyye, 23- Ez-Zehr-ül-bâsim, 24-Husn-üt-tasrîf, 25- Seyf-ün-nazzâr, 26-Şerh-ur-râciyye.
Usûl-i fıkh, kelâm ve tasavvufa dâir eserlerinden ba’zıları:
1- El-Kevkeb-üs-sâtı’, 2- Şerh-ül-Kevkeb-il-Vikâd, 3- Teşbîd-ül-erkân, 4-Te’yîd-ül-hakîka, 5- Tenzîh-ül-i’tikâd anil-hulûli vel-ittihâd, 6- El-Levâmî’ul-müşrika, 7- El-Münceli fî tetavvur-il-velî, 8- Tenvîr-ül-Haleb fî imkâni rü’yet-in-Nebiyyi vel-melek, 9- Cehd-ül-Kariha, 10- Nasîhatü ehl-il-Îmân fir-reddi alâ mantık-il-Yunân Libni-Teymiyye, 11- El-Berk-ül-vâmid, 12-Reful-esâ alen-Nisâ, 13- El-Lafz-ül-Cevherî, 14- Tuhfet-ül-Lülesâ, 15-En-Nüket-ül-Levâmî’.
Lügat, nahiv ve sarfa dâir eserlerinden ba’zıları:
1- El-Müzhîr fî ulûm-il-lüga, 2- Gâyet-ül-ihsân fî hall-il-insân, 3- El-ifsâh fî esmâ-in-nikâh, 4- Dav-ül-misbâh, 5- El-Elmâ’ fıl-ittibâ’, 6- El-ifsâh fî zevâyid-il-Kâmûs, 7-Cem’ul-Cevâmi’ fin-Nahv, 8- Şerhu Elfiye İbn-i Mâlik, 9- El-Feride, 10- El-Metâli’us-saîde, 11- El-Eşbâh ven-Nezâir, 12- El-Feth-ül-karîb, 13- Şerhu Şevâhid mugn-il-lebîb, 14- El-İktirâh fî usûl-in-Nahv, 15- Et-Tevşîh, 16- Et-Tâc fî i’râb, 17- Dürr-üt-Tâc, 18- Şerhu Kasîdet-il-Kâfiye fit-Tasrîf, 19- Ta’rîf-ül-a’cem bi hurüf-il-mu’cem, 20- Eş-Şumat-ül-mudıyye, 21- Katr-ün-nedâ fî vürûd-il-hemzeti, 22- El-Kavl-ül-mücmel, 23- El-Ahbâr-ül-merviyye, 24-Tuhfet-ün-nücebâ, 25- Es-Sübût fî dabt-il-kunût.
Me’ânî, beyân, bedî’ ilimlerine dâir eserlerinden ba’zıları:
1- Elfiye ukûd-ül-cemân fil-me’ânî vel-beyân, 2- Hall-ül-ukûd, 3- En-Nüketü alâ telhîs-il-miftâh, 4- El-Bedî’iyye, 5- El-Cem’u vet-tefrik, 6- Et-Tahsîs fî Şevâhid-it-Telhîs.
Edebiyata dâir eserlerinden ba’zıları: 1- El-Visâh fî fevâyid-in-nikâh, 2- El-Yevâkit, 3- Şâyık-ül-etrenc, 4- Ref u Şâh-il-Habeşân, 5- Ezhâr-ül-urûş fî ahbâr-il-cüyûş, 6- El-Muhâdarât, 7-Dürer-ül-kilem, 8- El-makâmât-ül-mecmûa.
Târihe dâir eserlerinden ba’zıları:
1-Tabakât-ül-Huffâz, 2- Tabakât-ül-lügaviyyîn ven-Nühât, 3- El-Vecîz, 4-Tabakât-ül-müfessirîn, 5- Hüsn-ül-muhâdara, 6- Deful-bâs an benil Abbâs, 7- Eş-Şemârîh fî ilm-it-Tevârîh, 8- Mu’cem, 9- Nazm-ül-itkân fî a’bân-il-a’yân, 10- Tercümet-ün-Nevevî, 11- Et-Tehâddüs bi ni’metillâh, 12-El-Mültekit min-ed-Dürr-ül-kâmine, 13-El-Mültekit, 14- Cüz’ fî Câmii Amr ( radıyallahü anh ), 15- Cüz’ fî Câmii bin Tûlûn, 16-Cüz’ fil-medreset-is-Sâlihiyye, 17- Cüz’ fil-Hânekâh-il-Baybarsiyye, 18- Cüz’ fîl-Hânekâh-ış-Şeyhûniyye, 19- Cüz’ Ahbâr Esyût, 20- El-meknûn fî tercümeli Zinnûn, 21- Tuhfet-ül-kirâm fî ahbâr-il-Ehrâm, 22-Tebyîd-üs-sahife bi menâkıb-il-İmâmı. Ebî Hanîfe, 23-Tezyîn-ül-memâlik bi Menâkıb-i İmâm-ı Mâlik.
alıntı