KABİRDE KİMLERE SUÂL SORULMAZ
"Müslüman bir kul, kabirde suâl olunduğu zaman Allâhü Teâlâ'dan başka ilâh olmadığına ve Muhammed aleyhisselâmın Allâh'ın resûlü olduğuna şehâdet eder."
(Hadîs-i Şerîf, Sahîh-i Buhârî)
İnsan ölüp kabre konunca Münker ve Nekir adlı iki heybetli melek gelir: Rabb'inden, peygamberinden, dîninden ve kıbleden sorarlar. Mü'minler cevap vermeye muvaffak olurlar. Onlar için kabirde bahçeler yaratılır, türlü zevkler ve nimetler ile nimetlenirler. Allâh'a ve onun peygamberi Muhammed Mustafa'ya (s.a.v.) inanmayanlar cevap veremezler, onlara azab edilir. Kabirde suâl olunmayan bazı kimseler şunlardır:
• Peygamberler.
• Şehitler.
Şehitler de iki kısımdır:
1- Dünya ve âhirette şehit hükmü verilenler ki bunlara "şehîd-i hükmî" denilir. Malını, ırzını, nefsini ve diğer Müslümanları müdafaa ederken öldürülen her Müslüman şehittir. Hadîs-i Şerîfde bunlara kabir suali olunmayacağı bildirilmiş, "-O şehîde suâl olunmaz-, zira başı üstünde parlayan kılıçlar imtihan olarak ona yeter" buyurulmuştur. Bu şehitler yıkanmadan yalnız namazları kılınıp elbiseleriyle defnolunurlar.
2- Âhiret hükmü itibariyle şehit sayılan Müslümanlardır ki bunlara da "şehîd-i hakîkî" denilir.
Suda boğulan, ateşte yanan, bina altında kalan, veba, ishal, sıtma hastalıklarından biri sebebiyle, akrep sokmasiyle ölen, nifas halinde veya gurbette veya ilim yolunda veya Cuma gecesinde vefât eden Müslüman da bu hükümdedir.
Yine veba gibi salgın hastalık zamanında başka bir şeyden ölen de - eğer ecrini Allâh'dan umarak sabrederse- böyledir. Bunlar dini vazifelerine riayetkar kimselerden iseler ahiret bakımından hakiki birer şehittirler. Fakat dünya hükmü itibarıyla şehit sayılmadıklarından yıkanıp namazları kılındıktan sonra defnolunurlar.
• Murâbıtlar: İslâm hududunda nöbet bekleyen gaziler.Hadîs-i Şerîfde: "Murâbıttan başka bütün ölülerin amelleri mühürlenir, zira murâbıtın; düşman hududunda nöbet bekleyenin ameli kıyâmet gününe kadar devam eder, kabirde sual meleklerinden de emîn olurlar" buyuruldu.
• Sıddîklar, çocuklar, her gece Tebâreke sûresini okuyanlar ve ölüm hastalığında İhlâs Sûresi'ni okuyanlara da kabirde sual sorulmaz.
"Müslüman bir kul, kabirde suâl olunduğu zaman Allâhü Teâlâ'dan başka ilâh olmadığına ve Muhammed aleyhisselâmın Allâh'ın resûlü olduğuna şehâdet eder."
(Hadîs-i Şerîf, Sahîh-i Buhârî)
İnsan ölüp kabre konunca Münker ve Nekir adlı iki heybetli melek gelir: Rabb'inden, peygamberinden, dîninden ve kıbleden sorarlar. Mü'minler cevap vermeye muvaffak olurlar. Onlar için kabirde bahçeler yaratılır, türlü zevkler ve nimetler ile nimetlenirler. Allâh'a ve onun peygamberi Muhammed Mustafa'ya (s.a.v.) inanmayanlar cevap veremezler, onlara azab edilir. Kabirde suâl olunmayan bazı kimseler şunlardır:
• Peygamberler.
• Şehitler.
Şehitler de iki kısımdır:
1- Dünya ve âhirette şehit hükmü verilenler ki bunlara "şehîd-i hükmî" denilir. Malını, ırzını, nefsini ve diğer Müslümanları müdafaa ederken öldürülen her Müslüman şehittir. Hadîs-i Şerîfde bunlara kabir suali olunmayacağı bildirilmiş, "-O şehîde suâl olunmaz-, zira başı üstünde parlayan kılıçlar imtihan olarak ona yeter" buyurulmuştur. Bu şehitler yıkanmadan yalnız namazları kılınıp elbiseleriyle defnolunurlar.
2- Âhiret hükmü itibariyle şehit sayılan Müslümanlardır ki bunlara da "şehîd-i hakîkî" denilir.
Suda boğulan, ateşte yanan, bina altında kalan, veba, ishal, sıtma hastalıklarından biri sebebiyle, akrep sokmasiyle ölen, nifas halinde veya gurbette veya ilim yolunda veya Cuma gecesinde vefât eden Müslüman da bu hükümdedir.
Yine veba gibi salgın hastalık zamanında başka bir şeyden ölen de - eğer ecrini Allâh'dan umarak sabrederse- böyledir. Bunlar dini vazifelerine riayetkar kimselerden iseler ahiret bakımından hakiki birer şehittirler. Fakat dünya hükmü itibarıyla şehit sayılmadıklarından yıkanıp namazları kılındıktan sonra defnolunurlar.
• Murâbıtlar: İslâm hududunda nöbet bekleyen gaziler.Hadîs-i Şerîfde: "Murâbıttan başka bütün ölülerin amelleri mühürlenir, zira murâbıtın; düşman hududunda nöbet bekleyenin ameli kıyâmet gününe kadar devam eder, kabirde sual meleklerinden de emîn olurlar" buyuruldu.
• Sıddîklar, çocuklar, her gece Tebâreke sûresini okuyanlar ve ölüm hastalığında İhlâs Sûresi'ni okuyanlara da kabirde sual sorulmaz.