Kaynana İle Nasıl İyi Geçinilir

ömr-ü diyar

اَلْمَرْءُ مَعَ مَنْ أَحَبَّ
Yönetici
Evlilik, kutsal bir kurumdur. Fakat sürdürülmesi oldukça zordur. Zira, sadece iki kişiden ibaret bir ilişkiye her iki tarafın aileleri de dahil olduğundan, sayısı artan bu ilişki türlerini yönetmede zaman zaman problemler çıkabilmektedir…


Birçok çift bu problemlerle baş edemediklerinden, boşanma aşamasına gelmektedirler. Özellikle, genç kızların, yani gelinlerin; “kayınvalide” olarak tanımlanan, halk ağzında “kaynana” olarak isimlendirilen ikinci annelerle anlaşmalarında çok fazla problemler oluşmaktadır. Halbuki bu ilişkileri yönetmek, bazı yanlışları hayatımızdan ve düşünce sistemimizden çıkardığımızda hiç de zor değildir. Bu yanlış düşünce şekillerinin bazıları şu şekildedir: Oğlunun evlilikten sonraki hayatıyla, evimin işleriyle ilgilenmesi bana bir gözdağı!

Gelinler, kayınvalidelerinin evin içinde olup bitenle çok fazla ilgilenmeleri, yemek, ütü, vb. ev işleri ile ilgili sürekli görüş beyan etmeleri, hatta bazen direkt müdahale etmelerinden hiç hoşlanmazlar. Çünkü, bu müdahalelerin anlamının “Oğluma iyi bakamıyor, ben mutlaka eksiği gidermeliyim!” düşüncesi ile yapıldığından, yani bunun bir gözdağı hatta bir meydan okuma olduğundan adeta emindirler. Aslında, bunu bir meydan okuma değil de, yıllarca özenle büyüttüğü evladının aynı rahatı ve konforu eşinin elinden yeni evinde bulduğundan emin olamayan annenin, masum annelik dürtüsü ve kaygısı olarak algılanması daha doğru olacaktır. Bu durumu normalleştirmenin yolu da onun bundan emin olmasını sağlamak olacaktır. Zamanla bu güven oluştuğunda kendiliğinden bu tarz müdahalelerin azaldığına şahit olunması kesindir. Benim yanımda oğluna olan bu sevgi gösterileri bana nispet yapmak amacını taşıyor! Bir annenin oğlunu, evladını sevmesinden, ona bu sevgisini her fırsatta göstermek istemesinden daha normal ne olabilir? Bu tarz sevgi ifadelerinden rahatsız olmaktansa, gözünüzün önündeki tabloya empati yaparak, annenin kendiniz, eşinizin de oğlunuz olduğunu hayal edin. Göreceksiniz ki bütün öfkeniz ve rahatsızlığınız yok olacaktır. Beni kabullenemedi, uzak duruyor! Bazı kayınvalideler de rahatsızlık verme endişesi ile gelinlerinin evlerinden ve yaşamlarından uzak dururlar. Bu masum uzak durmayı, ilgisizlik ve kayıtsızlık olarak algılayan gelinler, bu durumdan tam tersine bir saygı ve bir nezaket mesajı almalıdırlar.

Kayınvalidelerinin özel yaşamlarına gösterdikleri saygıya saygıyla karşılık vermeli, aradaki uzaklığı gidermek için kendileri çaba göstermelidirler. O samimiyeti algılayan kayınvalideler de rahatlayacak, sürecin de normalleşmesine büyük bir keyifle katkıda bulunacaklardır. Amaç anlaşmak ise sonuç her zaman uzlaşıdır. Yeter ki, gönüller anlaşmayı gerçekten istiyor olsun.
 
Üst