Meal ne demek kısaca? Meal nedir anlamı hakkında bilgiler.
Sözlükte "bir şeyin özü, hülâsası ve âkıbeti" anlamına geldiği gibi, "eksik bırakmak" manasını da içermektedir. Terim olarak "Bir sözün manasını her yönüyle değil de, biraz noksanıyla ifâde etmek"tir.
Türkler müslüman oldukları dönemden itibaren Kur’ân’ı anlamak için tercümeler yapmışlardır. îlk tercümeler kelime kelime (satır arası) yapılan tercümelerdir. Samanoğullarından Mamur b. Nuh devrinde (v.354/956) bir heyet Kur’ân-ı Kerimi Farsçaya terceme etmiş, bu esere Taberi tefsirini de eklemiştir. Aynı heyetin, Kur’ân-ı Türkçeye de (Uygur Türkçesi) terceme ettiği de söylenmektedir. Bunlardan başka hicri V. ve VI. asırlara ait Surabadi İsfaraini (v.471/1049), Zâhidi (v.519/1125) ve Hoca Abdullah Ensari'nin tercemeleri günümüze kadar ulaşmıştır. Hoca Abdullah bu eserinin 107 tefsirden istifade ederek topladığını ifade etmektedir. Meâl ve tefsir çalışmaları Cumhuriyet döneminde hız kazanmıştır. Diğer yandan, Muhammed Hamidullah’ın verdiği bilgiye göre, Avrupa'da ilk Meâl çalışmaları 1141'de başlamış ve Kur’ân bu tarihlerde Latince'ye çevrilmiştir. İtalyanca'ya 1513, Almanca'’ya 1616, Fransızca'ya 1647 ve İngilizce'ye de 1648’de tercüme edilmiştir. Bugün için, yaklaşık olarak Almanca’da 47, İngilizce’de 51, Fransızca da 31, Latince'de 36, Urduca'da 100’e yakın ve Farsça’da 100’ün üstünde meal bulunmaktadır. Türkçe’de ise günümüzde 100 civarında meâl olduğu söylenebilir.
Kaynak: Mehmet ÜMİTLİ DBHT kitabından.
Sözlükte "bir şeyin özü, hülâsası ve âkıbeti" anlamına geldiği gibi, "eksik bırakmak" manasını da içermektedir. Terim olarak "Bir sözün manasını her yönüyle değil de, biraz noksanıyla ifâde etmek"tir.
Türkler müslüman oldukları dönemden itibaren Kur’ân’ı anlamak için tercümeler yapmışlardır. îlk tercümeler kelime kelime (satır arası) yapılan tercümelerdir. Samanoğullarından Mamur b. Nuh devrinde (v.354/956) bir heyet Kur’ân-ı Kerimi Farsçaya terceme etmiş, bu esere Taberi tefsirini de eklemiştir. Aynı heyetin, Kur’ân-ı Türkçeye de (Uygur Türkçesi) terceme ettiği de söylenmektedir. Bunlardan başka hicri V. ve VI. asırlara ait Surabadi İsfaraini (v.471/1049), Zâhidi (v.519/1125) ve Hoca Abdullah Ensari'nin tercemeleri günümüze kadar ulaşmıştır. Hoca Abdullah bu eserinin 107 tefsirden istifade ederek topladığını ifade etmektedir. Meâl ve tefsir çalışmaları Cumhuriyet döneminde hız kazanmıştır. Diğer yandan, Muhammed Hamidullah’ın verdiği bilgiye göre, Avrupa'da ilk Meâl çalışmaları 1141'de başlamış ve Kur’ân bu tarihlerde Latince'ye çevrilmiştir. İtalyanca'ya 1513, Almanca'’ya 1616, Fransızca'ya 1647 ve İngilizce'ye de 1648’de tercüme edilmiştir. Bugün için, yaklaşık olarak Almanca’da 47, İngilizce’de 51, Fransızca da 31, Latince'de 36, Urduca'da 100’e yakın ve Farsça’da 100’ün üstünde meal bulunmaktadır. Türkçe’de ise günümüzde 100 civarında meâl olduğu söylenebilir.
Kaynak: Mehmet ÜMİTLİ DBHT kitabından.