Muharrem Ayı Ve Aşûre Günü

kurtuluş

KF Ailesinden
Özel Üye

MUHARREM AYI ve AŞÛRE GÜNÜ


Hicrî takvime göre senenin ilk ayı olan "Muharrem" ayı, dört haram aydan birisidir.

Bu dört muhterem ayın üçü sıra ile Zilkade, Zilhicce, Muharrem olup dördüncü de Receb'dir.

Bu aylar hürmete lâyık olup, savaş yapmak yasak olduğu için "Haram aylar" olarak vasıflandırılmıştır.

Cenâb-ı Fahr-i Kâinat -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz Muharrem ayı hakkında Hadis-i şerif'lerinde:

"Ramazan ayı dışındaki oruçların en üstünü Allah'ın ayı olan Muharrem'de tutulan oruçlardır." buyuruyorlar. (Müslim)

İlâhi ay Muharrem'in "AŞÛRE" adı verilen onuncu günü de pek kıymetlidir.

Bir Hadis-i şerif'te şöyle buyuruluyor:

"Bir kimse Aşûre gününde ehl-ü iyâlinin rızkını tevsi ederse Cenâb-ı Allah o kimsenin senesini tamamen rızık bolluğu ile geçirir." (Camius-sağir)

İbn-i Abbas -radiyallahu anh- Hazretleri:

"Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz Aşûre günü oruç tutar ve o günün orucunu emir ve tavsiye ederdi." buyurmuştur. (Müslim)

Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz'e Aşûre gününün orucundan sorulduğunda:

"Geçmiş senenin günahına kefâret olur." buyurdular. (Müslim)

Yalnız Aşûre günü oruç tutmak mekruhtur. Yahudilere muhalefet olsun diye dokuz ve onuncu veya on ve on birinci günü oruç tutulur. Bu şekilde oruç tutmak sünnettir.

Ey kardeş!

İşte senin yılbaşın bu ayda başlıyor.

Müslümanlar yılbaşını ibadet, taat ve takvâ ile geçirirler. Hıristiyanların yılbaşısı ayrıdır, onların ki bir Ocak'tadır.

Onlar yılbaşında hindi keserler, noel babasını kutlarlar, içki içer, kumar oynarlar, danslara iştirak ederler. Bütün bunlar İslâm'da tamamen yasak ve haramdır.

Her müslümanın kendi ayını, kendi yılını, yılbaşısını, Cuma'sını bilmesi lâzımdır.






Bu Ay İçinde İdrak Edeceğimiz "HİCRİ YENİ YILI"nızı Tebrik Eder,


Tüm İslâm Âlemi'ne Hayırlara Vesile Olmasını

Cenâb-ı Allah'tan Niyaz Ederiz.



Kaynak:Hakikat dergisi
 
Son düzenleme:

kurtuluş

KF Ailesinden
Özel Üye
Aşure Günü Hakkında Hadisler

3234 "İbnu Mes'ud radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kim ailesine aşure günü geniş (cömert) davranırsa Allah da ona senenin geri kalan günlerinde geniş davranır." Süfyan servi der ki: "Biz bunu denedik ve öyle bulduk."
Rezin tahric etmiştir. (Cami'üs-Sağir (Şerhi Feyzu'l-Kadir'de mevcuttur) 6, 235.


3124 "Katade (rahimehullah) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Aşura orucunun önceki yılın günahlarına kefaret olacağını Allah(ın rahmetin)den umarım.''
Tirmizi, Savm 48, (752).

3125 "Hz. Aişe (radıyallahu anha) anlatıyor: "Ramazan (farz olmazdan) önce aşura orucu tutuluyordu. Ramazanın farziyeti indikten sonra onu dileyen tuttu, dileyen de tutmadı."
Buhari, Savm 69, Hacc 1, 47, Menakıbu'l-Ensar 26, Tefsir, Bakara 24; Müslim, Sıyam 115; Muvatta, 33, Ebu Davud, Savm 64, (2442, 2443); Tirmizi, Savm 49, (753).

3127 "Kays İbnu Sa'd İbnu Ubade (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Biz aşura günü oruç tutuyor ve sadaka-ı fıtrı ödüyorduk. Ramazan orucunun farziyyeti ve zekat emri inince artık onunla emredilmedik, ondan yasaklanmadık da, biz onu yapıyorduk."
Nesai, Zekat 35, (5, 49).

3133 "Hüneyde İbnu Halid hanımından, o da Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'ın zevcelerinden birinden anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Zilhicce'den dokuz günle aşura günü oruç tututardı. Bir de her aydan üç gün, ayın ilk pazartesi ile perşembe günü oruç tutardı."
Ebu Davud, Savm 61, (2437); Nesai, Savm 83, (4, 220).
 
Üst