Minarenin ezan okunan yeri.
Müezzinlerin ezan okumalarına mahsus olarak minarelerin üzerinde fırdolayı balkon tarzında yapılmış olan çıkıntılı ve kenarları korkuluklu kısım. Yüksek bir yerin çıkıntısına; bu arada surların üst kısmıyla bazı yapılarda çok defa süs olarak inşa edilen girintili çıkıntılı yere de şerefe denilmektedir.
Bazı büyük camilerin son cemaat mahallinde yer alan balkon gibi yüksekçe mahal de müezzinlere tahsis edilir ve onların namaz için kamet getirdikleri, namaz esnasında tekbirlere yüksek sesle katıldıkları ve namazı takiben çeşitli dua ve tesbihat maksadıyla cemaata yüksek sesle rehberlik ettikleri bir mahal teşkil eder; ancak buralara şerefe değil, "mükebbire" veya "mizane" denilir.
Şerefeler, caminin büyüklüğüne ve önemine göre aynı minare üzerinde bir, iki veya üç adet inşa edilmiş olabilir. Çok şerefeli minarelerin bazılarında her şerefeye çıkan merdiven ve onun cami içine açılan kapısı ayrıdır. Şerefelere cami içinden açılan bir kapı ile başlayan, bir kişinin geçebileceği döner bir merdiven ile çıkılır. Şerefeler, bir insanın dolaşabileceği genişlikte bir balkon şeklindedir, minareyi çepeçevre dolaşır ve kenarlarını korkulukla çevrelenir. Korkuluklar, caminin mimarî üslubuna ve yapıldığı devre göre değişen oymalı taş parmaklıklar şeklinde inşa edilir. Minare gövdesiyle şerefenin birleştiği kısım mukarnaslarla süslüdür.
Bugün de devam eden bir gelenek olarak, mübarek gecelerde şerefeler kandiller asılarak süslenir ve minareler arasına mahyalar kurulur.
Mahmud Rifat KADEMOĞLU
Müezzinlerin ezan okumalarına mahsus olarak minarelerin üzerinde fırdolayı balkon tarzında yapılmış olan çıkıntılı ve kenarları korkuluklu kısım. Yüksek bir yerin çıkıntısına; bu arada surların üst kısmıyla bazı yapılarda çok defa süs olarak inşa edilen girintili çıkıntılı yere de şerefe denilmektedir.
Bazı büyük camilerin son cemaat mahallinde yer alan balkon gibi yüksekçe mahal de müezzinlere tahsis edilir ve onların namaz için kamet getirdikleri, namaz esnasında tekbirlere yüksek sesle katıldıkları ve namazı takiben çeşitli dua ve tesbihat maksadıyla cemaata yüksek sesle rehberlik ettikleri bir mahal teşkil eder; ancak buralara şerefe değil, "mükebbire" veya "mizane" denilir.
Şerefeler, caminin büyüklüğüne ve önemine göre aynı minare üzerinde bir, iki veya üç adet inşa edilmiş olabilir. Çok şerefeli minarelerin bazılarında her şerefeye çıkan merdiven ve onun cami içine açılan kapısı ayrıdır. Şerefelere cami içinden açılan bir kapı ile başlayan, bir kişinin geçebileceği döner bir merdiven ile çıkılır. Şerefeler, bir insanın dolaşabileceği genişlikte bir balkon şeklindedir, minareyi çepeçevre dolaşır ve kenarlarını korkulukla çevrelenir. Korkuluklar, caminin mimarî üslubuna ve yapıldığı devre göre değişen oymalı taş parmaklıklar şeklinde inşa edilir. Minare gövdesiyle şerefenin birleştiği kısım mukarnaslarla süslüdür.
Bugün de devam eden bir gelenek olarak, mübarek gecelerde şerefeler kandiller asılarak süslenir ve minareler arasına mahyalar kurulur.
Mahmud Rifat KADEMOĞLU