“Neden kalbimin hurdalığı,
Ruhumun lekelerden arınma umudu” diye
Merakınıza mucip olarak sual ediyorsunuz
Bilmiyorsunuz ki bu can,
Bir zamanlar ne kadar çaresizdi,
İsyan içinde nefeslenen bir zavallı hederdi
Kanaati hiç bilmeden söylenen,
Heveslerinin renklerinde serinleyen,
Maksadına ulaşmak için bahaneler üretendi
Ne kıble bilirdi ne de sebebini,
İnsan kimliğinde elzem olan hilkatini,
Aidiyet zenginliğinde hissiz fakirliğin sahibiydi
Zahir kişiliğin cazibe nedeniydi,
Suhuletin adresinden habersiz bir nefesti,
Hamiyetin çardağında bilenmeyen hissiz kefendi
Ne bulursa yer, gününü gün edendi,
Ülfetin vuzuhunda gizlenen hikmeti bilmezdi,
Edebin fakirliğinde sırnaşık kepazeydi güler geçerdi
Nisanın toprağından anlamayandı,
Sadece zevkinin cezbesinde soluyan kandı,
Hiddeti, şiddeti davet eden kuraklığın şakıyanıydı
Nitelik konusunda duyarsızca bağıran,
Varlık noktasında ruhundan habersiz olandı,
Kalbi sadece kan pompalayan bir uzuv telakki ederdi
Aşkı naralarda yâd eden bağnazdı,
Nağmelerin şevkini kaçıran ahenksiz konuşandı,
Gözyaşlarını zül addeden bir perişanlığın kollarındaydı
Muhabbeti şamata sayan bühtandı,
Dostluğu menfaatle ilişkilendiren feverandı,
Ölümün güzelliğinden ibretin dersini almayan zavallıydı
Mustafa CİLASUN