قال رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ إِنَّهُ سَيُصِيبُ أُمَّتِي دَاءُ الأُمَمِ، قَالُوا يَا نَبِيَّ اللَّهِ، وَمَا دَاءُ الأُمَمِ؟ قَالَ الأَشَرُ أي كفر النعمة وَالْبَطَرُ أي الطغيان عند النعمة وشدة الفرح وَالتَّكَاثُرُ وَالتَّنَاجُشُ فِي الدُّنْيَا وَالتَّبَاغُضُ، وَالتَّحَاسُدُ، حَتَّى يَكُونَ الْبَغْيُ، ثُمَّ يَكُونَ الْهَرْجُ رواه الحاكم
Allah Rasülü Buyurdular ki: "Yakın bir zamanda ümmetime, ümmetlerin hastalığı isabet edecektir. Arsızlık, kibirlilik, şımarıklık, çoklukla övünmek, dünya için kavga etmek ve haset etmek. Nihayetinde haksızlık, zulüm ve ölümler olacaktır."
قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ سَيَكُونُ فِي آخِرِ أُمّتِي أقْوَامٌ يُزَخْرِفُونَ مَساجِدَهُمْ وَيُخْرِبُونَ قُلُوبَهُمْ يَتَّقِى أَحَدُهُمْ عَلَى ثَوْبِهِ مَالاَ يَتَّقِى عَلَى دِينِهِ لاَ يُبَالِي أَحَدُهُمْ إذَا سَلِمَتْ لَهُ دُنْيَاهُ مَا كَانَ مِنْ أَمْرِ دِينِهِأخرجه السيوطي والحاكم
Allah Rasülü buyurdular ki: “Ümmetimin son zamanlarında bir takım topluluklar gelecek. Mescitlerini süsleyecekler, kalplerini ise harap bırakacaklar. Elbiselerini korudukları kadar dinlerini korumayacak, dünyası selâmet bulduğu zaman din işlerine aldırış etmeyecekler.”
قال رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَأْتِى عَلَى النَّاسِ زَمانٌ هِمَّتُهُمْ بُطُونُهُمْ وَشَرَفُهُمْ مَتَاعُهُمْ وَقِبْلَتُهُمْ نِسَاؤُهُمْ وَدِينُهُمُ ْدَرَاهِمُهُمْ وَدَنَانِيرُهُمْ أُولَئِكَ شَرَارُ الْخَلْقِ لاَ خَلاَقَ لَهُمْ عِنْدَ اللهِ أخرجه السيوطي في جامع الأحاديث والديلمى
Allah Rasülü buyurdular ki: “İnsanlar üzerine bir zaman gelir ki; dertleri mideleri, malları şerefleri, kadınları kıbleleri, dinarları ve dirhemleri (paraları) dinleri olur. İşte bu kimseler Allah indinde hiçbir nasibi olmayan mahlûkatın en şerlileridir.”
قال حذيفة قال رسول الله صلى الله عليه و سلم تكون النبوة فيكم ما شاء الله ان تكون ثم يرفعها إذا شاء ان يرفعها ثم تكون خلافة على منهاج النبوة فتكون ما شاء الله ان تكون ثم يرفعها إذا شاء الله أن يرفعها ثم تكون ملكا عاضا فيكون ما شاء الله ان يكون ثم يرفعها إذا شاء أن يرفعها ثم تكون ملكا جبرية فتكون ما شاء الله ان تكون ثم يرفعها إذا شاء ان يرفعها ثم تكون خلافة على منهاج النبوة
إسناده حسن
20- Nübüvvet Allah'ın dilediği zamana kadar devam eder, sonra Allah dileyince onu kaldırır.
Peşinden Nübüvvet yolu üzere hilafet devri başlar, Allahın dilediği bir zamana kadar devam eder ve Allah dileyince onuda kaldırır.
Sonra birbirini ısıran (boğuşan) melikler devri gelir, Allahın dilediği bir zamana kadar devam eder, Allah dileyince onuda kaldırır.
Ardından zorba melikler devri gelir, Allahın dilediği bir zamana kadar devam eder ve Allah dileyince onuda kaldırır.
Sonrada tekrar nübüvvet yolu üzere bir hilafet devri gelir.
(Ahmed İbni Hanbel- hasen isnadla Huzeyfe (r.a)'dan)
إذا استحلَّتْ هذه الأمةُ الخمرَ بالنبيذ والربا بالبيع والسُّحْتَ بالهدية واتجروا بالزكاة فعند ذلك هلاكهم ليزدادوا إثما - الديلمى عن حذيفة
16- Bu ümmet şarabı nebiz[1], faizi alışveriş, rüşveti hediyye adı altında helal saydıkları ve zekat ilede ticâret yaptıkları zaman, işte bu yaptıkları onların helakları olacaktır.
(Deylemî - Huzeyfe'den r.a)
[1] Nebiz: Hurma ve kuru üzümden elde edilen bir nevi içecek.
قال رسول الله - صلى الله عليه وسلم - أخاف عليكم ستاً: إمارة السفهاء، وسفك الدم، وبيع الحُكم، وقطيعة الرحم، ونشواً يتخذون القرآن مزامير، وكثرة الشُرَطِ - صحيح - طبراني وأحمد
17- Sizin İçin altı şeyden korkuyorum; Ahmakların idareci olması, (haksız yere) kan dökülmesi, hükmün satın alınması, sıla-i rahimin kesilmesi, Kuranı Kerimin şarkı gibi söylenip bundan haz duyulması, polislerin çoğalması.
(Taberânî- Ahmed İbni Hanbel- Sahih)
عن أنس بن مالك : عن رسول الله صلى الله عليه و سلم قال تكون بين يدي الساعة فتن كقطع الليل المظلم يصبح الرجل فيها مؤمنا ويمسي كافرا ويمسي مؤمنا ويصبح كافرا يبيع أقوام دينهم بعرض من الدنيا
18- Kıyamet günü gelmeden evvel, gece karanlığının parçaları gibi fitneler olacak. Kişi mümin olarak sabahlayacak, akşama kafir olacak. Mümin olarak akşamlayacak, sabaha kafir olacak. Birçokları dünyevi menfaatler karşılığında dinlerini satacaklar.
(Tirmizi - Enes İbni Malik (r.a)'den)
إذا فعلت أمتى خمس عشرة خصلة حل بها البلاء : إذا كان المغنم دولا والأمانة مغنما والزكاة مغرما وأطاع الرجل زوجته وعق أمه وبر صديقه وجفا أباه وارتفعت الأصوات فى المساجد وكان زعيم القوم أرذلهم وأُكْرِمَ الرجلُ مخافة شره وشربت الخمور ولبس الحرير واتخذت القينات والمعازف ولعن آخر هذه الأمة أولها فليرتقبوا عند ذلك ريحا حمراء أو خسفا أو مسخا - الترمذى ، والبيهقى
14- Ümmetim onbeş hasleti yaptığı zaman belalar üzerlerine iner.
- Bunlar nedir Ya Rasulallah ?
Kazanç(kar) belirli kişilerin elinde olduğu, emanetin ganimet sayıldığı, zekatın zarar-ziyan kabul edildiği, adamın hanımına itaat edip, annesine isyan ettiği, arkadaşalarına iyilik edip, babasına eziyet ettiği, mescitlerde seslerin yükseltildiği, halkın idarecilerinin onların en rezilleri olduğu, şerrinden korkulduğu için kişiye hürmet edildiği, içkilerin içildiği, İpeklerin giyildiği, kadın şarkıcılar-çengiler ve çalgılar edinildiği, ümmetin sonrakileri evvelkileri lanetlediği zaman kızıl bir rüzgar, yere batmalar ve mesh(maymun ve domuz suretine dönmeler) beklesinler.
(Tirmizî-Beyhakî)
يأتى على الناس زمان يجتمعون فى مساجدهم ويصلون وليس فيهم مؤمن - الحاكم فى تاريخه عن ابن عمر
11- İnsanlar üzerine bir zaman gelir ki; mescidlerde toplanır ve namaz kılarlar, ancak içlerinde mümin bulunmaz.
(Hâkim- İbni Ömer'den)
عن عبد الله بن عمرو بن العاص قال
سمعت رسول الله صلى الله عليه و سلم يقول ( إن الله لا يقبض العلم انتزاعا ينتزعه من العباد ولكن يقبض العلم بقبض العلماء حتى إذا لم يبق عالما اتخذ الناس رؤوسا جهالا فسئلوا فأفتوا بغير علم فضلوا وأضلوا
12- Muhakkak ki Allahu Teâlâ İlmi, kullarından söküp almak sureti ile kabz etmez. Lâkin ilmi, âlimleri kabz ederek alır. Âlim kalmayınca da insanlar cahilleri baş edinirler, sonrada onlara sorular sorarlar. Onlarda ilimsizce fetvalar vererek hem saparlar, hemde saptırırlar.
(Buhari, Müslim, Tirmizi - Abdullah ibni Amr İbn-ul As'dan r.a)
عن أبي هريرة رضي الله عنه : عن النبي صلى الله عليه و سلم أنه قال : لا تقوم الساعة حتى لا يبقى على وجه الأرض أحد لله فيه حاجة و حتى توجد المرأة نهارا جهارا تنكح وسط الطريق لا ينكر ذلك أحد و لا يغيره فيكون أمثلهم يومئذ الذي يقول : لو نحيتها عن الطريق قليلا فذاك فيهم مثل أبي بكر و عمر فيكم
هذا حديث صحيح
13- Yer yüzünde Allah'ın kıymet verdiği hiç kimse kalmayıncaya, hattâ kadın güpegündüz götürülüp alenen yolun ortasında zina edilir, bu hali gören hiç bir kimsede bunu çirkin görmez ve bu hali değiştirmeye çalışmaz hale gelinceye kadar kıyamet kopmaz.
Onların en faziletlisi "yoldan biraz kenara çekilin bâri" diyen kişidir. İşte o kişi, o günki insanlar içerisinde Ebu Bekir ve Ömer gibidir.
(Hâkim- Ebu Hüreyreden- Hadis sahihdir)
Allah Rasülü Buyurdular ki: "Yakın bir zamanda ümmetime, ümmetlerin hastalığı isabet edecektir. Arsızlık, kibirlilik, şımarıklık, çoklukla övünmek, dünya için kavga etmek ve haset etmek. Nihayetinde haksızlık, zulüm ve ölümler olacaktır."
قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ سَيَكُونُ فِي آخِرِ أُمّتِي أقْوَامٌ يُزَخْرِفُونَ مَساجِدَهُمْ وَيُخْرِبُونَ قُلُوبَهُمْ يَتَّقِى أَحَدُهُمْ عَلَى ثَوْبِهِ مَالاَ يَتَّقِى عَلَى دِينِهِ لاَ يُبَالِي أَحَدُهُمْ إذَا سَلِمَتْ لَهُ دُنْيَاهُ مَا كَانَ مِنْ أَمْرِ دِينِهِأخرجه السيوطي والحاكم
Allah Rasülü buyurdular ki: “Ümmetimin son zamanlarında bir takım topluluklar gelecek. Mescitlerini süsleyecekler, kalplerini ise harap bırakacaklar. Elbiselerini korudukları kadar dinlerini korumayacak, dünyası selâmet bulduğu zaman din işlerine aldırış etmeyecekler.”
قال رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَأْتِى عَلَى النَّاسِ زَمانٌ هِمَّتُهُمْ بُطُونُهُمْ وَشَرَفُهُمْ مَتَاعُهُمْ وَقِبْلَتُهُمْ نِسَاؤُهُمْ وَدِينُهُمُ ْدَرَاهِمُهُمْ وَدَنَانِيرُهُمْ أُولَئِكَ شَرَارُ الْخَلْقِ لاَ خَلاَقَ لَهُمْ عِنْدَ اللهِ أخرجه السيوطي في جامع الأحاديث والديلمى
Allah Rasülü buyurdular ki: “İnsanlar üzerine bir zaman gelir ki; dertleri mideleri, malları şerefleri, kadınları kıbleleri, dinarları ve dirhemleri (paraları) dinleri olur. İşte bu kimseler Allah indinde hiçbir nasibi olmayan mahlûkatın en şerlileridir.”
قال حذيفة قال رسول الله صلى الله عليه و سلم تكون النبوة فيكم ما شاء الله ان تكون ثم يرفعها إذا شاء ان يرفعها ثم تكون خلافة على منهاج النبوة فتكون ما شاء الله ان تكون ثم يرفعها إذا شاء الله أن يرفعها ثم تكون ملكا عاضا فيكون ما شاء الله ان يكون ثم يرفعها إذا شاء أن يرفعها ثم تكون ملكا جبرية فتكون ما شاء الله ان تكون ثم يرفعها إذا شاء ان يرفعها ثم تكون خلافة على منهاج النبوة
إسناده حسن
20- Nübüvvet Allah'ın dilediği zamana kadar devam eder, sonra Allah dileyince onu kaldırır.
Peşinden Nübüvvet yolu üzere hilafet devri başlar, Allahın dilediği bir zamana kadar devam eder ve Allah dileyince onuda kaldırır.
Sonra birbirini ısıran (boğuşan) melikler devri gelir, Allahın dilediği bir zamana kadar devam eder, Allah dileyince onuda kaldırır.
Ardından zorba melikler devri gelir, Allahın dilediği bir zamana kadar devam eder ve Allah dileyince onuda kaldırır.
Sonrada tekrar nübüvvet yolu üzere bir hilafet devri gelir.
(Ahmed İbni Hanbel- hasen isnadla Huzeyfe (r.a)'dan)
إذا استحلَّتْ هذه الأمةُ الخمرَ بالنبيذ والربا بالبيع والسُّحْتَ بالهدية واتجروا بالزكاة فعند ذلك هلاكهم ليزدادوا إثما - الديلمى عن حذيفة
16- Bu ümmet şarabı nebiz[1], faizi alışveriş, rüşveti hediyye adı altında helal saydıkları ve zekat ilede ticâret yaptıkları zaman, işte bu yaptıkları onların helakları olacaktır.
(Deylemî - Huzeyfe'den r.a)
[1] Nebiz: Hurma ve kuru üzümden elde edilen bir nevi içecek.
قال رسول الله - صلى الله عليه وسلم - أخاف عليكم ستاً: إمارة السفهاء، وسفك الدم، وبيع الحُكم، وقطيعة الرحم، ونشواً يتخذون القرآن مزامير، وكثرة الشُرَطِ - صحيح - طبراني وأحمد
17- Sizin İçin altı şeyden korkuyorum; Ahmakların idareci olması, (haksız yere) kan dökülmesi, hükmün satın alınması, sıla-i rahimin kesilmesi, Kuranı Kerimin şarkı gibi söylenip bundan haz duyulması, polislerin çoğalması.
(Taberânî- Ahmed İbni Hanbel- Sahih)
عن أنس بن مالك : عن رسول الله صلى الله عليه و سلم قال تكون بين يدي الساعة فتن كقطع الليل المظلم يصبح الرجل فيها مؤمنا ويمسي كافرا ويمسي مؤمنا ويصبح كافرا يبيع أقوام دينهم بعرض من الدنيا
18- Kıyamet günü gelmeden evvel, gece karanlığının parçaları gibi fitneler olacak. Kişi mümin olarak sabahlayacak, akşama kafir olacak. Mümin olarak akşamlayacak, sabaha kafir olacak. Birçokları dünyevi menfaatler karşılığında dinlerini satacaklar.
(Tirmizi - Enes İbni Malik (r.a)'den)
إذا فعلت أمتى خمس عشرة خصلة حل بها البلاء : إذا كان المغنم دولا والأمانة مغنما والزكاة مغرما وأطاع الرجل زوجته وعق أمه وبر صديقه وجفا أباه وارتفعت الأصوات فى المساجد وكان زعيم القوم أرذلهم وأُكْرِمَ الرجلُ مخافة شره وشربت الخمور ولبس الحرير واتخذت القينات والمعازف ولعن آخر هذه الأمة أولها فليرتقبوا عند ذلك ريحا حمراء أو خسفا أو مسخا - الترمذى ، والبيهقى
14- Ümmetim onbeş hasleti yaptığı zaman belalar üzerlerine iner.
- Bunlar nedir Ya Rasulallah ?
Kazanç(kar) belirli kişilerin elinde olduğu, emanetin ganimet sayıldığı, zekatın zarar-ziyan kabul edildiği, adamın hanımına itaat edip, annesine isyan ettiği, arkadaşalarına iyilik edip, babasına eziyet ettiği, mescitlerde seslerin yükseltildiği, halkın idarecilerinin onların en rezilleri olduğu, şerrinden korkulduğu için kişiye hürmet edildiği, içkilerin içildiği, İpeklerin giyildiği, kadın şarkıcılar-çengiler ve çalgılar edinildiği, ümmetin sonrakileri evvelkileri lanetlediği zaman kızıl bir rüzgar, yere batmalar ve mesh(maymun ve domuz suretine dönmeler) beklesinler.
(Tirmizî-Beyhakî)
يأتى على الناس زمان يجتمعون فى مساجدهم ويصلون وليس فيهم مؤمن - الحاكم فى تاريخه عن ابن عمر
11- İnsanlar üzerine bir zaman gelir ki; mescidlerde toplanır ve namaz kılarlar, ancak içlerinde mümin bulunmaz.
(Hâkim- İbni Ömer'den)
عن عبد الله بن عمرو بن العاص قال
سمعت رسول الله صلى الله عليه و سلم يقول ( إن الله لا يقبض العلم انتزاعا ينتزعه من العباد ولكن يقبض العلم بقبض العلماء حتى إذا لم يبق عالما اتخذ الناس رؤوسا جهالا فسئلوا فأفتوا بغير علم فضلوا وأضلوا
12- Muhakkak ki Allahu Teâlâ İlmi, kullarından söküp almak sureti ile kabz etmez. Lâkin ilmi, âlimleri kabz ederek alır. Âlim kalmayınca da insanlar cahilleri baş edinirler, sonrada onlara sorular sorarlar. Onlarda ilimsizce fetvalar vererek hem saparlar, hemde saptırırlar.
(Buhari, Müslim, Tirmizi - Abdullah ibni Amr İbn-ul As'dan r.a)
عن أبي هريرة رضي الله عنه : عن النبي صلى الله عليه و سلم أنه قال : لا تقوم الساعة حتى لا يبقى على وجه الأرض أحد لله فيه حاجة و حتى توجد المرأة نهارا جهارا تنكح وسط الطريق لا ينكر ذلك أحد و لا يغيره فيكون أمثلهم يومئذ الذي يقول : لو نحيتها عن الطريق قليلا فذاك فيهم مثل أبي بكر و عمر فيكم
هذا حديث صحيح
13- Yer yüzünde Allah'ın kıymet verdiği hiç kimse kalmayıncaya, hattâ kadın güpegündüz götürülüp alenen yolun ortasında zina edilir, bu hali gören hiç bir kimsede bunu çirkin görmez ve bu hali değiştirmeye çalışmaz hale gelinceye kadar kıyamet kopmaz.
Onların en faziletlisi "yoldan biraz kenara çekilin bâri" diyen kişidir. İşte o kişi, o günki insanlar içerisinde Ebu Bekir ve Ömer gibidir.
(Hâkim- Ebu Hüreyreden- Hadis sahihdir)