Maddi musibetleri büyük gördükçe büyür, küçük gördükçe küçülür. Mesela: Gecelerde insanın gözüne bir hayal ilişir. Ona ehemmiyet verdikçe şişer, ehemmiyet verilmezse kaybolur. Hücum eden arılara iliştikçe fazla tehacüm göstermeleri, lakayd kaldıkça dağılmaları gibi; maddi musibetlere de büyük nazarıyla ehemmiyetle baktıkça büyür. Merak vasıtasıyla o musibet cesedden geçerek kalbde de kökleşir, bir manevi musibeti dahi netice verir; ona istinad eder, devam eder. Ne vakit o merakı, kazaya rıza ve tevekkül vasıtasıyla izale etse, bir ağacın kökü kesilmesi gibi maddi musibet hafifleşe hafifleşe kökü kesilmiş ağaç gibi kurur gider.
(Bediüzzaman Said Nursi - 2. Lem'adan)
Lügatler
Ceset :beden, ten, gövde
Ehemmiyet: önem
Hayal :aslı olmayan ve akıldan geçen fikir, zihnen tasarlanan şey
İstinad :dayanma, güvenme
İzâle :gidermek, ortadan kaldırmak
Kaza :Allah’ın takdirinin ve emrinin yerine gelmesi
Lakayd :alakasız, karışmayan, kıymet vermeyen
Lem’a :parıltı, parlamak
Maddi :maddeyle ilgili, maddesel
Musibet :bela, felaket, afet, dert
Nazar :bakma, bakış, görüş açısı
Rıza :hoşnut olmak, memnun olmak
Tehacüm :hücum etmek, üşüşmek
Tevekkül :sebebleri işledikten sonra işi başkasına bırakmak, Allah’a güvenme ve Onu vekil kabul etme
Vasıta :aracı, iki şeyi birbirine ulaştıran
(Bediüzzaman Said Nursi - 2. Lem'adan)
Lügatler
Ceset :beden, ten, gövde
Ehemmiyet: önem
Hayal :aslı olmayan ve akıldan geçen fikir, zihnen tasarlanan şey
İstinad :dayanma, güvenme
İzâle :gidermek, ortadan kaldırmak
Kaza :Allah’ın takdirinin ve emrinin yerine gelmesi
Lakayd :alakasız, karışmayan, kıymet vermeyen
Lem’a :parıltı, parlamak
Maddi :maddeyle ilgili, maddesel
Musibet :bela, felaket, afet, dert
Nazar :bakma, bakış, görüş açısı
Rıza :hoşnut olmak, memnun olmak
Tehacüm :hücum etmek, üşüşmek
Tevekkül :sebebleri işledikten sonra işi başkasına bırakmak, Allah’a güvenme ve Onu vekil kabul etme
Vasıta :aracı, iki şeyi birbirine ulaştıran